Beni kaçırdıkları gece takıyordum. Bana ait. | Open Subtitles | كنتُ أرتديها ليلة اختطافهم إيّاي، إنّها ملكي |
Seninle tanıştığım gün de bunu takıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أرتديها اليوم الذي إلتقيتكِ فيه. |
Evet, takıyordum. takıyordum, eminim. | Open Subtitles | بل كنت أرتديها ، أنا واثفة من هذا |
Yer göstereceğim için bana verilen bu saati takıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أرتدي هذه الساعة التي حصلت عليها لكوني دليل. |
Aslında eldiven takıyordum ama övgülerin için sağ ol. | Open Subtitles | في الواقع، كنت أرتدي قفازاً وقتها لكن شكراً |
Joanne, ben küçükken, Okula giderken bir Scooby-Doo maskesi takıyordum tam bir ay boyunca... çünkü çirkin olduğumu düşünüyordum. | Open Subtitles | عندما كنت صغيرة في المدرسة كان لدي ماسك لشخصية اسكوبي دو , كنت ارتديه طوال الوقت لاعتقادي اني قبيحة |
Dün akşam takıyordum. | Open Subtitles | لقد كنت أرتديها ليلة أمس |
Eskiden, yedi yaşımdayken bir tane takıyordum. | Open Subtitles | فيما سبق, عندما كنت في السابعة, كنت أرتدي واحدة |
En son bu kadar dışlanmış hissettiğimde orta okulda diş teli takıyordum. | Open Subtitles | آخر مرة شعرت فيها بهذا الإهمال عندما كنت أرتدي تلك الخوذة في مدرسة الأطفال |
-Eldiven takıyordum. Bu neyi ispatlayacak? | Open Subtitles | كنت أرتدي قفاز , كيث سيثبت هذا شيئاً ؟ |
Arkadaşlık bileziklerinden takıyordum. | Open Subtitles | كنت أرتدي واحدة من تلك، أساور الصداقة. |
Bir kafalık takıyordum kafamın içinde acı dolu bir sarsıntı oldu ve görüşüm bulanıklaştı. | Open Subtitles | .... كنت أرتدي خوذة كان هناك صدمة من الألم في رأسي ورؤيتي أصبحت غير واضحة |
O zamanlar bunu takıyordum. | Open Subtitles | هذا ما كنت ارتديه في ذلك الوقت |