Karımın ölümüne kafayı o kadar takmıştım ki ona yeterince odaklanamadım. | Open Subtitles | لقد كنت مهووساً بفقدانى زوجتى لم اكن اركز بشكل كافى علية |
Bir zamanlar sorumluluk alma konusunu kafaya takmıştım. | Open Subtitles | كان ثمة وقت كنت فيه مهووساً بأن أكون مسؤولاً |
Geçen yıl kazanmaya çok takmıştım, hiç eğlenememiştim. | Open Subtitles | السنة الماضية كنت مهووسة بالفوز لدرجة أني لم استمتع بالأمر |
O hazineyi bulmaya o kadar kafayı takmıştım ki. | Open Subtitles | أعتقد انني كنت مهووسة بذلك الكنز الذي فقدته |
20'li yaşlarımın başlarında bir Kovboy- Kızılderili disko partisinde takmıştım da... | Open Subtitles | في العشرين من عمري ارتديته في حفل ديسكو لرعاة البقر و الهنود الحمر |
Öyleyse beni kullan. Onu bir 1000 yıl kadar takmıştım. | Open Subtitles | إستخدميني أنا، لقد ارتديته لألف عاماً. |
Beyaz bir maske takmıştım. | Open Subtitles | كنت أرتدي قناعاً أبيضاً صغيراً. |
Kafayı Hukuk Doktorasına (J.D.) o kadar takmıştım ki yapmak istediğim bazı şeyleri yapamadım. | Open Subtitles | كنت مهووساً جداً بالحصول على دكتوراة الحقوق لدرجة أنني لم أفعل الأشياء التي أردت القيام بها بالفعل |
Senin yaşındayken ben de sekse takmıştım kafayı. | Open Subtitles | عندما كنت بعمرك كنت مهووساً بالجنس أيضاً |
TEDAVİ EDİLEMEYEN elime geçen bütün vitamin haplarını alırdım ve vücut işlevlerime kafayı takmıştım. | Open Subtitles | تناولت كلّ ما وقعت يداي عليه مِن متعدد الفيتامينات، وكنتُ مهووساً بالوظائف الجسدية. |
Televizyon dizilerine ve filmlere kafayı takmıştım. | Open Subtitles | فقد كنت دائماً مهووساً ببرامج التلفاز والأفلام وما شابه. |
Kafayı cidden Sheena'ya takmıştım, her gece yatağıma gidip Sheena'yla yapmak istediğim şeyleri düşünürdüm. | Open Subtitles | أصبحت مهووساً تماماً بـ"شينا". أذهب إلى السرير كل ليلة، أفكر في الأشياء التي أردت أن أفعلها مع "شينا". |
İyi notlar almaya o kadar takmıştım ki görünümüme, popülerliğe ve dar kotlara hiç takmadım." | Open Subtitles | لقد كنتُ مهووسة بشأن درجاتي ، بـدلاً من أن أبـدو مشهورة وألبس جينزًا ضيقًا |
İstemeden dışkı molekülleri yutacağıma... kafayı takmıştım. | Open Subtitles | لقد كنت مهووسة تماما بالبلع عن طريق الخطأ لجزيئات البراز |
Son sınıfta sanata kafayı takmıştım. | Open Subtitles | في عامي الثانويّ الأخير كنت مهووسة بالفنّ. |
Broadway yıldızı olmaya o kadar takmıştım ki onun ismini öğrenmedim, hiçbirisinin ismini. | Open Subtitles | لقد كنت مهووسة بأن أكون نجمة برودواي لدرجة أنني لم احفظ أسمها أو أسم أي هؤلاء |
Annem gibi olmamaya o kadar takmıştım ki ondan daha kötü birisi haline geldim. | Open Subtitles | كنت مهووسة ألا أكون كأمي ولكني أصبحت أسوء |
Balomda takmıştım. | Open Subtitles | ارتديته في حفلتي |
Evet, takmıştım. | Open Subtitles | نعم, ارتديته |
Büyükannemin ipek sabahlığını giymiştim ve Lee marka takma tırnaklar takmıştım. | Open Subtitles | rlm; كنت أرتدي روب جدتي الحريري، rlm; |