"tanışmamıştım" - Traduction Turc en Arabe

    • اقابل
        
    • لم أقابل
        
    • ألتقي
        
    • ألتقِ
        
    • ألتق
        
    • ان التقيت
        
    • أن قابلت
        
    • لي أن التقيت
        
    • لم أقابله
        
    • أقابل أبداً
        
    • أقابل أي
        
    Hayatımda onun gibi benmerkezcil genç bir adamla tanışmamıştım. Open Subtitles انا لم اقابل ابدا فى حياتى شاب هكذا عنيد و مغتر بنفسه
    Daha önce hiç bir saç dikme teknisyeniyle tanışmamıştım. Open Subtitles انا لم اقابل ابداً شخص يعمل في مجال زراعة الشعر
    Daha önce hiç kredi kartlarını alfabetik sıraya koyan biriyle tanışmamıştım. Open Subtitles لم أقابل أحداً من قبل يرتب بطاقاته الإئتمانية حسب الحروف الأبجدية.
    - Şimdiye kadar işine bu kadar bağlı ajanlarla tanışmamıştım. Open Subtitles لم أقابل قط مجموعة من العملاء مرتبطين جدا هكذا بعملهم.
    Daha önce bir çizgi filmciyle tanışmamıştım. Open Subtitles أنا لم ألتقي برسام للشخصيات الكرتونية من قبل.
    Hadi oradan! Daha önce gerçek bir öksüzle tanışmamıştım. Open Subtitles تباً, لم ألتقِ بيتيم حقيقي من قبل
    Bak, ben daha önce bir hemşire ile tanışmamıştım hiç ve sadece hayat ile ilgileniyorum. Open Subtitles حسنا، اسمعي، لم ألتق بممرضة من قبل وأنا فقط معني بـ، حسنا، بالحياة.
    Yani, hiç hafıza kaybına uğramış birisiyle tanışmamıştım. Open Subtitles اقصد اننى لم اقابل احد فقد ذاكرته من قبل
    Üniversiteyi zorunlu görmeyen biriyle daha önce hiç tanışmamıştım. Open Subtitles لم اقابل احداً ابداً يجعل الكلية هي خيار ثاني
    Tuhaf ama daha önce Devlin isminde biriyle hiç tanışmamıştım. Open Subtitles وهو انني لم اقابل في حياتي شخصاً يدعى ديفلن
    Daha önce hiç süper kahraman tanıyan biriyle tanışmamıştım. Open Subtitles أنا لم اقابل اي شخص ممن بعرفون الابطال من قبل
    Sanırım, bu bitti demek? Şaka yapmıyorum, daha önce hiç bilimsel biriyle tanışmamıştım. Open Subtitles هذا يحسم الجدل اليس كذلك أنا لم أقابل أبدا نوعية العلماء
    Daha önce böyle hoş bir kızla tanışmamıştım. Open Subtitles تعرف، أنا لم أقابل أبداً مثل هذه الفتاة الجميلة
    Hayatımda bu kadar güzel insanlarla ve hoş kızlarla tanışmamıştım. Open Subtitles لم أقابل فى حياتى أناسا طيبين أو فتيات جميلات الى هذا الحد
    Onu gerçekten kurtarmak isteyen biriyle tanışmamıştım. Open Subtitles لكنني لم ألتقي كثيراً بأشخاص يريدون في الحقيقة إنقاذه
    Daha önce hiç kredi veren köpekbalığı kadınla tanışmamıştım. Open Subtitles لم ألتقي بامرأة عملها منح القروض من قبل
    Ama içinde yaşayan biriyle tanışmamıştım. Open Subtitles لم ألتقِ قط بأي شخص يعيش في هكذا منزل.
    Ve daha önce gerçek bir yazarla hiç tanışmamıştım. Open Subtitles وكنت لم ألتقِ بكاتب ابدا في حياتي
    Daha onunla tanışmamıştım bile ve seni ele verdi. Open Subtitles أنا لم ألتق به من قبل، ومع ذلك سلمك إلي.
    Daha önce senin gibi bir kadınla tanışmamıştım. Open Subtitles لم يسبق لي ان التقيت بامرأة مثلكِ من قبل.
    Daha önce teknede yaşayan biriyle tanışmamıştım. Open Subtitles لم يسبق لى أن قابلت شخصا يسكن فى عوامه هذا خيالى
    Hiç bu kadar direkt ve dürüst bir kadınla tanışmamıştım. Open Subtitles انها حقا عار، بوني. لم يسبق لي أن التقيت امرأة الذي هو مباشرة جدا وصادقة.
    Ama onunla daha önce tanışmamıştım konser haricinde. Open Subtitles البلايين من الناس شاهدوك وأنت ترقص معه نعم.حسنا أنا لم أقابله من قبل فقط في الحفلة الموسيقية
    Yeni yan yola karşı çıkan ve kasabadaki işlerin nasıl yürüdüğünü bilen biriyle tanışmamıştım daha önce. Open Subtitles متأسفه ولكني لم أقابل أي أحد معارض بشأن الطريق الفرعي وكما يبدو بأنك تعرف كيفية شؤون هذه البلده

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus