"tanıştığım en" - Traduction Turc en Arabe

    • الذين قابلتهم
        
    • قابلته في حياتي
        
    • قابلتها في حياتي
        
    • الشخص الأكثر
        
    • أكثر شخص
        
    • سبق والتقى
        
    Sean Hannity şimdiye kadar Tanıştığım en tatlı adamlardan biri. TED شون هانيتي شخص من الأشخاص الرائعين الذين قابلتهم على الأطلاق
    Tanıştığım en zeki insanlardan biri. TED واحد من أذكى الأشخاص الذين قابلتهم على الإطلاق.
    Vay be! Siz Tanıştığım en ünlü insansınız herhâlde. Burada hepimiz eşitiz. Open Subtitles ـ أنت أكثر رجل شهرة قابلته في حياتي ـ جميعنا متساويون هنا
    Kesinlikle Tanıştığım en inatçı adam. Open Subtitles إنه حقاً أصعب الرجال مراساً قابلته في حياتي
    Şu ana kadar Tanıştığım en terbiyesiz kız. Open Subtitles اعني انها كأقذر فتاة قد قابلتها في حياتي
    Asla yıkılamayacağı duvarları olabilir Tanıştığım en içine kapanık insan olabilir, ama bunlar bir yana ondan iyisini bulamazsın. Open Subtitles لديه بعض الجُدران لا يُمكن تسلقها ورُبما هو الشخص الأكثر إنطوائية الذي قابلته من قبل ، لكن خلاف ذلك
    Nasıl kötü olduğunu anlatamam. Tam felaket. Jodi Tanıştığım en silah karşıtı insan. Open Subtitles لا استطيع إخبارك كم هذا حقير إنها أكثر شخص ضد الأسلحة قابلته
    "Tanıştığım en cesur adam" demişti. Open Subtitles لقد قال إنه كان أشجع رجُل سبق والتقى به
    Tanıştığım en maço olmayan insanlardı ama beni kurtardılar. TED لقد كانوا أخر الشجعان الذين قابلتهم في حياتي، لكنهم أدخلو البهجة إلى قلبي.
    O Tanıştığım en etkileyici ve en zeki erkek. Open Subtitles هو الرجل الأكثر جاذبية وروعة من الذين قابلتهم على الاطلاق
    Tanıştığım en tuhaf insanlardan biri olduğunu söyleme ihtiyacı hissediyorum. Open Subtitles اشعر بأني يجب ان اخبرك انت من اغرب الاشخاص الذين قابلتهم
    Çünkü sen Tanıştığım en cömert insanlardan birisin. Open Subtitles لأنكِ واحدة من أكرم الأشخاص الذين قابلتهم
    Bugüne kadar Tanıştığım en kibar, genç avukatlarla karşılaşmak beni çok şaşırttı. Open Subtitles وفوجئت بالعثور على واحد من الأكثر تهذيبا من المحامون الشباب الذين قابلتهم فى أي وقت مضى
    O tanıştığım... en üzgün insandı. Open Subtitles كانت ايضا أكثر شخص حزناً قابلته في حياتي
    Şimdiye kadar Tanıştığım en tatlı, en iyi kalpli insan olduğun için evleniyorum. Open Subtitles أتزوجك لأنك ألطف و أطيب رجل قابلته في حياتي.
    Şimdiye kadar Tanıştığım en güzel kokan Donanma Tesis Yöneticisi'sin. Open Subtitles بل أنتِ أيضا مدير مرافق البحرية الأطيب رائحة الذي قابلته في حياتي.
    - Sen kesinlikle Tanıştığım en bunaltıcı kızsın. Open Subtitles أنتِ بلا شك أكثر فتاة إحباطاً قابلتها في حياتي
    Annen şimdiye kadar Tanıştığım en korkunç kadın. Open Subtitles إن والدتك أكثر امرأة مخيفة قابلتها في حياتي.
    Çok ironik. Bazen Tanıştığım en gerçek insan olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles هذا مثير للسخرية, في بعض الأحيان أعتقد أنك الشخص الأكثر واقعية الذي قابلته قط
    Hayır, yani sen Tanıştığım en mükemmel insansın. Open Subtitles لا أنت الشخص الأكثر مثـالية الذي حدث و قـابلته ، الأمـر كأنـك
    Ben de. Bazen Tanıştığım en gerçek kişinin sen olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles أحياناً أفكر أنك أكثر شخص حقيقي قابلته قط
    "Tanıştığım en cesur adam" demişti. Open Subtitles لقد قال إنه كان أشجع رجُل سبق والتقى به

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus