Madison bizi tanıştırdığı zaman satın almaya hazır olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | عندما (ماديسون) عرفتنا إلى بعض قالت أنكِ جاهزة لكي تشتريه |
Madison bizi tanıştırdığı zaman satın almaya hazır olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | عندما (ماديسون) عرفتنا إلى بعض قالت أنكِ جاهزة لكي تشتريه |
Onun bana dün tanıştırdığı birine ihtiyacım var. | Open Subtitles | أريد منه أن يطلعني على عنوان ما لرجل عرّفني عليه يوم أمس. |
O serseri Bobby Singer'a beni sizlerle tanıştırdığı için cehenneme gideceğini söyleyin. | Open Subtitles | (أخبر ذلك الوغد (بوبي سينغر ليذهب إلى الجحيم لأنه عرّفني عليكما بالبدء |