"tanımadı" - Traduction Turc en Arabe

    • يتعرف
        
    • تتعرف
        
    • يعرفني
        
    • يتعرّف
        
    O beni tanımadı ama ben onu gördüğümde ne yapacağımı şaşırmıştım. TED لم يتعرف عليّ، لكنني رأيته، ولم أكن أعرف ماذا أفعل.
    ve enteresan bir şekilde beni tanımadı, ve ben de bu zavallı çocuğu rahatsız etmek istemedim. Open Subtitles كما قال بأن السياسين هم الأسوء و لأسباب غريبة .. لم يتعرف علي
    Aile, cesedin fotoğraflarını tanımadı veya öyle söylediler. Open Subtitles العائلة لم تتعرف على صور الجثة، أو هذا ما يقولونه هم
    O gün annemi aradım. O... Başta beni tanımadı. Open Subtitles لقد إتصلت بأمي و لم تتعرف علي إنها حتى لا تتصل بي في عيد ميلادي
    Beni hiç tanımadı ki, Lula. O zaman unutması gereken çok şey de yok. Open Subtitles هو لم يعرفني ابدا يا لولا لذلك فليس هناك الكثير لديه ليفقده
    Ama ne tuhaf, tanımadı birisine benzetti beni. Open Subtitles ومع ذلك فانه لم يعرفني اول الامر وزعم اني صياد
    Eve geri döndüm ve ailem beni tanımadı. Kim olduğumu bilmiyorlardı. Open Subtitles لقد رجعتُ لبيتي، ولمْ يتعرّف عليّ والديّ، لمْ يعرفا من أكون.
    Bir daha ziyarete geldiğinde, kocam onu tanımadı, normalde tanıyor olmasına rağmen. Open Subtitles عندما قدمت المرة التالية لزيارتنا، لم يتعرف عليها، حتى أنه اعتقد بأنه يعرفها.
    Senin sesini tanımadı. Hafızasını silmişler. Open Subtitles لم يتعرف علي صوتك لقد عبثوا بمخه
    Siegfried beni bu yüzden mi tanımadı? Open Subtitles ألهذا السبب لم يتعرف عليّ سيغفريد؟
    Beni tanımadı çünkü saçım daha uzundu, tenim daha açıktı. Open Subtitles لم يتعرف علي لأن شعري أطول وبشرتي أجمل
    Geçen hafta bir mühendisi tanımadı. Open Subtitles انه... لم يتعرف على أحد مهندسينا الأسبوع الماضي
    Seni çok fazla değiştirdim, makine de seni tanımadı. Open Subtitles إنه أنت، لقد غيرتك كثيراً حتى أن الآلة لا تتعرف عليك
    beni tanımadı. TED و لم تتعرف عليّ -- لم يكن هناك أي نوع من التعرف مطلقا.
    Anne, bizi tanımadı bile. Open Subtitles انها لم تتعرف علينا حتى يا أمي
    Tatlım, beni bile tanımadı. Open Subtitles عزيزتي، إنها لم تتعرف عليّ حتى
    Beni aylarca tanımadı, sonra bir gün, damdan düşer gibi, tam bir açıklık anı yaşadı. Open Subtitles لم يعرفني تماما لشهر وفي يوم ما فجأة كانت لدية لحظة صفاء
    Ama onu asansörde durdurunca beni tanımadı. Open Subtitles حينما أوقفته عند المصعد، لم يعرفني اصلاً
    Ben olduğumu bilmiyordu Gabriel. Beni tanımadı. Lütfen. Open Subtitles " لم يعرف أنه أنا " قابرييل لم يعرفني أرجوك
    Ofisten kimse onu tanımadı. Open Subtitles لمْ يتعرّف عليه أحد من المكتب.
    Beni de tanımadı. Yaptığı şeyler yemek yemek, uyumak ve Melanie demek. Open Subtitles لمْ يتعرّف عليّ أيضاً، فهذا كلّ ما يفعله، يأكل، وينام، ويقول "(ميلاني)".
    Hiçbiri ne kadını ne de Travor Jones'i tanımadı. Open Subtitles (و لم يتعرّف أحدهم عليها أو على (تريفور جونز

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus