Belki de, Javier evi ile ilgili konuları yemekte tartışabiliriz. | Open Subtitles | ربما يمكننا مناقشة خافيير البيت على العشاء في وقت ما. |
Gidiyoruz, haydi! Yolda bu meseleyi tartışabiliriz. | Open Subtitles | فلنذهب الآن، يمكننا مناقشة ذلك في الطريق إلى المنزل |
Belki bu konuyu akşam yemeğinde tartışabiliriz, tabii müsaitseniz. | Open Subtitles | ربما يمكننا مناقشة الأمر خلال العشاء، إذا كنت متفرغة |
Belki bir gün başka bir konuşmada alternatifleri tartışabiliriz, ... ... ama bu itici gücümüzdür. | TED | يمكن أن نناقش البدائل في حديث آخر، رُبّما يوم ما. ولكن هذه هي قوّتنا الدافعة. |
Eğer isterseniz, bir gün sizinle harfleri ve kenar boşluklarını tartışabiliriz. | Open Subtitles | و إن أردت ، يمكننا فى وقت ما مناقشة نوع الخط و الهوامش كذلك |
Ama bunu tartışabiliriz. Şaka yapıyorum. | Open Subtitles | أنه كان يمكننا الوصول إلى هذا لو كنت أكثر ديبلوماسية و لكن بإمكاننا مناقشة هذا |
Eğer koşulsuz teslim olursan, seninle bazı meseleleri tartışabiliriz. | Open Subtitles | نحن ننوي مناقشة تنفيذ أعمالنا و التعامل معك إذا احتفيت بدون شروط |
Böylece daha önce konuştuğumuz yükseltme işini de tartışabiliriz, hatırlıyorsun değil mi? | Open Subtitles | حتى نتمكن من مناقشة الترقية التى كنا نتحدث عنها عندما كنا نتحدث لاحقآ |
Kontrata ekstra masaj günleriyle ilgili bir şeyler eklemek istersen, bunu tartışabiliriz. | Open Subtitles | وأن أردتي مناقشة أيام راحة اضافيه فأنا مستعدة للمناقشه |
Bunu bütün gün tartışabiliriz. | Open Subtitles | اعتقد ان هذه هي السرقة من المتجر حسناً، يمكننا مناقشة هذا طوال اليوم |
Artık bildiğine göre yetişkinler gibi tartışabiliriz. | Open Subtitles | .. ولكن بما أنكِ أضحيتِ تعلمين الآن بات بإمكاننا مناقشة ذلك كالراشدين لا يوجد ما نناقشه |
Aslında oluyor. Belki bunu yarın akşam yemeğinde tartışabiliriz. | Open Subtitles | أجل , في الحقيقة يجب أن نناقش هذا ليلة الغد على العشاء ؟ |
Politikalar hakkında istediğiniz kadar tartışabiliriz Vali Bey ama tartışılamayacak bir şey var. | Open Subtitles | يمكننا أن نناقش السياسة كما تشاء أيها المحافظ لكن هناك أمر واحد غير قابل للنقاش |
Eğer her şey gizli ise, bunun üzerine nasıl tartışabiliriz ki ? | Open Subtitles | كيف يمكن أن نناقش شيئاً إذا كان كل شئ حوله سري |
Tüm gece boyu peçeteleri kimin aldığını tartışabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا أن نتجادل لطوال الليل حول من أخذ المناديل |
Daha sonra tartışabiliriz dedektif. | Open Subtitles | أيها المحقق، يمكننا الجدال في ذلك لاحقاً |
Bütün bu aynı şeyleri, sohbetimizin başlangıç noktası olarak pornografiyi kullanıp tartışabiliriz. | TED | كل هذه الأشياء التي يمكننا مناقشتها باستخدام الإباحية كنقطة انطلاق لمحادثاتنا. |
Ben oraya gelirim ve bu meseleyi yüzyüze tartışabiliriz. | Open Subtitles | لنناقش الأمر وجهاً لوجه |
Düzenlemeye göre bunu daha sonra tartışabiliriz. | Open Subtitles | - سنناقش ذلك برويّة في الوقت المناسب - كما تنصّ القوانين |
Gerekirse bunu sonra da tartışabiliriz ama şu an bu vakayla ilgilenmemiz gerekiyor. | Open Subtitles | هذا حيث ينتمي لو كان الأمر ضرورياً فيمكننا مناقشته لاحقاً |
O yüzden ya izin verirsin o mermiyi çıkarır ya da bu meseleyi kanınız zehirlenene kadar tartışabiliriz. | Open Subtitles | أو بإمكاننا الإستمرار في مُناقشة هذه المسألة حتى تُصاب بتعفّن الدم. |
Belki bunu içerken bile tartışabiliriz. | Open Subtitles | يمكنناً تناول مشروب أو شيئاً ما ونحن نناقشه. |
Belki bu konuda daha sonra daha derin tartışabiliriz | Open Subtitles | أعتقدت أننا يمكن أن نجتمع فى وقت ما ونناقش الأمور أكثر عمقاً |
Yemeğimiz için menüyü tartışabiliriz mesela. | Open Subtitles | بامكاننا مناقشه قائمه الطعام لعشاءنا المقبل |
Gün boyu doğru mu yanlış mı diye tartışabiliriz. | Open Subtitles | يمكننا قضاء اليوم كله بالتناقش إن كان الصحيح أم الخاطئ اعطني 100 دولار |