Karikatürlerinde kadınları tasvir etme şekli konusunda ne hissediyorsun? | Open Subtitles | ما هو شعورك تجاه الطريقة التي يصور بها النساء في رسوماته ؟ |
İncil, kendi yarattığı varlıkları yok eden intikamcı bir Tanrıyı tasvir etmektedir. | Open Subtitles | فالإنجيل يصور الرب المنتقم الذي يذبح المخلوقات التي خلقها بعنف |
Hissettiğim yıkımı tasvir edecek bir kelime dahi yok. | TED | لا توجد كلمات يمكنها أن تصف الانهيار الذي شعرت به. |
tasvir edilen olaylar 1979 yılında Minnesota'da yaşanmıştır. | Open Subtitles | "وقَعت الأحداث في (مينيسوتا) عام 1979" |
Bu tasvir de polis tutanaklarına taşındı. | TED | واستمرّ تداول هذا الوصف في التقارير الشرطيّة الخاصة بهم. |
Onu tasvir edişin, sanki bunu bir tanıtım videosu için yapıyormuşsun gibi. | Open Subtitles | الطريقه التى تصفين بها الموضوع تجعلنى اشعر انك تفعليها من اجل شرويل |
Gördüğün bu canavarı tasvir et. | Open Subtitles | هذا الوحش الذي رأيتيه, هل يـُـمكنك أن تصفيه لي |
Ama Bond farklı düşünüyor bu yüzden sizin demin tasvir ettiğiniz hareketleri yapıyor. | Open Subtitles | بوند رأيه مختلف, ولهذا سأدعه يفعل ما سبق و طُلب منكى. |
Kolonileşme sonrası bir toplumda yaşamanın tuhaf gerçekliğini geçmişteki trajedileri yaşayarak tasvir edebildi. | TED | كان قادرًا على تصوير الواقع الغريب لأناس يعيشون في مجتمع ما بعد الاستعمار، مُرغمين على التعايش مع مآسي الماضي. |
Evet, farklı bir tarz olsa da sizi buraya doğayı tasvir ettiği ve dinlenilecek bir yer olduğu için getirdik. | Open Subtitles | نعم، بالرغم من أنها من نوع مختلف، أحضرناكم هنا، لإن هذا يصور المكان الطبيعي و الراحه، |
...sizin gibi yazarların zaman zaman tasvir ettiği kadar aptal değiliz. | Open Subtitles | لسنا بذلك الغباء ... الذى يصور أحياناً بالمؤلفين أمثالك |
Sanıyorum ki sen Dyson'ın geçmişindeyken bilinçaltının ben olarak tasvir ettiği kadına olan da buydu. | Open Subtitles | أفترض إن هذا ما حدث للمرأة "من ماضي "دايسون هكذا يصور لي عقلي الباطن |
Bu, "Kılavuzun Günlüğü" isimli bir kitabı tasvir eden bir metinden alınmış bir sayfa... | Open Subtitles | ونعيده إلى سطح الأرض والآن , هذه الصفحه من نص مزخرف والتى تصف كتاب يدعى يوميات شيفرد |
Google'da "Leopold Houston" diye aratirsa bir Facebook sayfasi uyusturucu kullandigini tasvir eden bir blog... | Open Subtitles | إذا بحثت في غوغل عن ليوبولد هوستن فستجد صفحة له في موقع فيس بوك و مدونة تصف كيف إنحرف لتعاطي المخدرات |
Popüler kültür bunu romantik bir kavram olarak tasvir edebilir, sanırım. | Open Subtitles | الثقافة الشعبية قد تصف ذلك كمفهوم رومانسي افترض |
tasvir edilen olaylar 1979 yılında Minnesota'da yaşanmıştır. | Open Subtitles | "وقَعت الأحداث في (مينيسوتا) عام 1979" |
tasvir edilen olaylar 1979 yılında Minnesota'da yaşanmıştır. | Open Subtitles | "وقَعت الأحداث في (مينيسوتا) عام 1979" |
Fiziksel tasvir doğru, ancak resim pek uyuşmuyor. | Open Subtitles | الوصف الحسماني مطابق الصوره, مهما كان انه ليس جيد |
Aslında nesneleri sözle tasvir etmezseniz çok daha iyi duygusal çıktı alabiliriz. | Open Subtitles | حقيقةً، سأحصل على عزلٍ أفضل للمشاعر... إذا التزمت عدم الوصف الشفهي للأشياء |
İşinizi ilginç bir şekilde tasvir ettiniz. | Open Subtitles | من المثير للاهتمام كيف تصفين عملك. |
"Mahşeri" olarak tasvir edebileceğin bir şeyler gördün mü? | Open Subtitles | هل رأيت أي شئ يمكن أن تصفيه |
Ama Bond farklı düşünüyor bu yüzden sizin demin tasvir ettiğiniz hareketleri yapıyor | Open Subtitles | بوند رأيه مختلف, ولهذا سأدعه يفعل ما سبق و طُلب منكى. |
Bu tasvir, normal ısı dağılımı olduğunu düşündüğümüz şeyi gösteriyor. | TED | هذا هو تصوير لما كنا نعتقدُ أنه التوزيع الجغرافي الطبيعي لدرجات الحرارة. |
tasvir edilen olaylar 1979 yılında Minnesota'da yaşanmıştır. | Open Subtitles | "تلك الأحداث كانت في (مينيسوتا) عام 1979" |