Millet, şarabı tatmadan önce Cabarnet'in içindeki farklı aromaları keşfetmeye çalışın lütfen. | Open Subtitles | من فضلكم، قبل أن تذوق النبيذ، نتوقف لحظة , ولنشعر بنكهة هذه الخزانات. |
Yemeklerimi tatmadan, koşulları konuşmamalısın. | Open Subtitles | لا يُمكنكَ مُناقشة الشِروط مع طباخ بدون تذوق طعامه. |
Yardımcım, ilk kendi ekibim tatmadan kimse ile tatma toplantısı hiç yapmazdı. | Open Subtitles | مساعدي لم يكن مُعد هذا اللقاء من اجل التذوق اذا لم يكن فريقي قد تذوق اولاً |
Bir şeyleri tatmadan ölmek ne acı... | Open Subtitles | من المؤسف أن تعيش إلى الأبدّ بدون أن تتذوق شيء ما |
Onun balını tatmadan gitmeyin. | Open Subtitles | لن تنعم بحياتك حتى تتذوق عسلها |
Sütümü bile tatmadan onu benden aldilar. | Open Subtitles | أخذوها مني قبل أن تذوق حليبي مني |