Yeni Taurus'u bayilerde görebilirsiniz. | Open Subtitles | ألق نظرة على الشكل الجديد لـ"تورس" عند أقرب تاجر. |
- Maple Caddesi'nde bir Taurus buldum. | Open Subtitles | لقد وجدنا سيارة (تورس) في شارع (مايبل) أيّها العميل (غيبز). |
Bomba, Taurus adındaki bir tasarımcı tarafından yapılmıştı. | Open Subtitles | تم صنع القنبلة بواسطة متعاقد (كان يستخدم اسم (تورس |
Koyu renk bir Ford Taurus kullanıyordu Holden'ın yanından dosdoğru Washington'a dönüyordu. | Open Subtitles | يقود سيارة طراز فورد توروس سوداء اللون استدار يمنة عند تقاطع شارعي واشنطن و هولدن |
Siyah bir Ford Taurus kullanıyordu Holden'ın yanından dosdoğru Washington'a dönüyordu. | Open Subtitles | إنه بسيارة فورد توروس سوداء يستدير لليمين في شارع واشنطن قرب هولدن |
Tırnak ve boş kovan çıkarıcı izleri Beretta'ya ait olabilir ya da yarı otomatik bir Taurus'a. | Open Subtitles | علامات النازعَ والقاذفَ متّسق مع a Beretta، أَو a الثور نصف آلي. |
Tarif ettiğiniz araba, kenara çektiğiniz Taurus mu? | Open Subtitles | أأنت تصف السيارة الـ"توريس" التي أوقفتها في وقت سابق هذا اليوم؟ |
- Gordon'a vuran araba kesinlikle Taurus'muş. - Emin misin? | Open Subtitles | السيارة التي صدمت جوردان هي بالتأكيد تاوروس هل أنتي متأكدة؟ |
Bomba davasına dahil olmadığını biliyormuş ama eğer ilgilenirseniz Taurus'un kim olduğunu bulmuş. | Open Subtitles | إنه يعلم أنه ليس مشتركًا معك بقضية القنبلة، ولكن إن كنت مهتمة (فقد اكتشف من يكون (تورس |
Taurus'un açıkça belli ki yüksek seviye mühendislik eğitimi ve bomba yapımında bir tür geçmişi var. | Open Subtitles | من الواضح أن (تورس) لديه تدريب عالي المستوى في الهندسة |
Ama 2011'de Taurus'un birini asit spreyini tetikleyen bir bomba kullanarak öldürdüğünü düşündünüz. | Open Subtitles | كولين) خبيرًا في القنابل) ولكن في عام 2011 ظننتم أن (تورس) قتل أحد باستخدام قنبلة أشعلت انفجار الحمض |
Özgür irademle itiraf ediyorum ki Taurus adındaki tasarımcı benim. | Open Subtitles | لقد اعترفت بحرية أنني المقاول (المعروف باسم (تورس |
Kimse pes etmiyor zaten ama her ne olursa olsun sen, Taurus'u yakaladın. | Open Subtitles | حسنٌ، لا أحد هنا يستسلم ولكن أيًا كان ما سيحدث (لقد قبضت على (تورس |
Bize Taurus'u bulmamızı sağlayan bombayı verdi. | Open Subtitles | لقد أعطانا القنبلة التي قادتنا (إلى (تورس |
Siyah bir Ford Taurus takibi için Washington'ın batısına gideceğiz, State'i geçiyoruz. | Open Subtitles | نطارد سيارة فورد توروس سوداء تتجه غربا في شارع واشنطن سيعبر حدود الولاية |
Bu şekilde ilk günde Ford'a 35 milyon dolar tasarruf ettirdik ki bu 900 milyon dolar değerinde Ford Taurus siparişinin yüzde dört marjına eşdeğer. | TED | وفرنا على شركة فورد ٣٥ مليون دولار بهذه الطريقة، اليوم الأول، وهو ما يعادل فورد توروس على هامش أربعة في المئة من طلبية لشراء ما قيمته ٩٠٠ مليون دولار أمريكى من السيارات |
1999 model, sarı Ford Taurus. | Open Subtitles | انها طراز 1999 فورد توروس ذهبية |
Onunla bir Taurus'un arkasında buluşmayı planlamıştık. | Open Subtitles | لقد خططنا بأن نتقابل بمؤخرة سيارة "توروس" |
Spock, Taurus II gezegenine yeni inis yapmisti. | Open Subtitles | اه، سبوك قد هبطت للتو على هذا الكوكب الثور II. |
Taurus altında bir kurban istiyorlar. | Open Subtitles | إنهم بحاجة إلى تضحية لبرج الثور |
Onu sadece eşsiz güzelliğinden değil bir de hurdası çıkmış eski bir Ford Taurus'la gelmesinden hatırlıyormuş. | Open Subtitles | قال بأنّه تذكرها ليس لأنّها جميلة بشكل استثنائيّ لأنّها كانت تركب "فورد توريس" من الطراز القديم |
Taurus, o lastiğin kullanıldığı beş arabadan biri. | Open Subtitles | تاوروس واحدة من السيارات التي كونت الأثر |
Taurus, uk22 ve KmE | Open Subtitles | يقدمهالكم Mesho_Kimi و master xor فريق ترجمة ستار تايمز |