Bu izole Yerliler ve onların sihirli kurbağası bu tedavilerden biri olursa, ne ironik bir şey olur. | TED | كم سيكون مثيرا للسخرية إذا أثبت هؤلاء الهنود المنعزلين وضفادعهم السحرية أنها جزء من العلاجات. |
geçerlidir. Bu tedavilerden ilki bilişsel tedavidir ve bir tür zihinsel düzenlemedir. | TED | أول هذه العلاجات هو العلاج المعرفي، وهو نوع من إعادة قياس الصحة النفسية. |
Bu tedavilerden hiçbiri bebeğin yaşamasına izin vermez. | Open Subtitles | و لا واحدة من هذه العلاجات ستسمح للطفل بأن ينجو |
Bir ortopedi, iki nöroloji ve bir de enfeksiyon hastalıkları uzmanına gitmiş. tedavilerden hiçbiri etki göstermemiş. | Open Subtitles | لقد راجعت طبيباً عظمياً طبيبين عصبيين وأخصائياً مناعياً ولم يؤثر فيها أي من العلاجات |
tedavilerden bazıları, yani en iyileri çok ilkeldi gerçekten. | Open Subtitles | أعني، بعض هذه العلاجات المفترضة تبدو بدائية، في أحسن الأحوال. |
Çeviri hareketinin bir sonucu olarak bu doktorlar, Hindistan ve Çin kadar uzak yerlerdeki en son tedavilerden bile haberdar oluyordu. | Open Subtitles | كنتيجة لحركة الترجمة أدرك هؤلاء الأطبّاء أحدث العلاجات "من "الهند" و "الصين |