İnsanlarımız arasındaki ilişkinin barışçıl devamlılığını tehdit ediyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تُهدد الإستمرار السِلمي للعلاقات بين شعبينا |
Bir sokak zorbası gibi tehdit ediyorsunuz. | Open Subtitles | أنت تُهدد وتُتوعّد مثل "فتوّات" الموانىء |
Hiç bir dayanağı olmayan suçlamalarda bulunup beni tehdit ediyorsunuz. | Open Subtitles | و اتهامات باطلة بدون مذركة قانونية و تقوم بتهديدي |
Sanırım beni tehdit ediyorsunuz. | Open Subtitles | أعتقد أنك قمتي بتهديدي |
Zaten bir cinayeti örtbas ettiniz, şimdi de susmam için beni tehdit ediyorsunuz. | Open Subtitles | لقد اخفيت عمليه قتل شخص ما و الان انت تهددنى لابقى صامتاً |