Ama bunu yapmamak da binlerce hayatı tehlikeye atar. | TED | ولكن عدم فعل ذلك، سيعرض حياة الآلاف للخطر أيضًا. |
Anlayacağınız, iyi bir ajan sürekli hayatını tehlikeye atar. Her zaman da kazanamayabilir. | Open Subtitles | أنت تعلم أن حياة العميل دائماً معرضة للخطر ، وغالباً لا يفوز. |
Bu her şeyi tehlikeye atar. Öyle değil mi? | Open Subtitles | شاهد كيف من الممكن ان يعرض هذا كل شئ للخطر ؟ |
Onun nereye ve neden gittiğini bilmemek, bizi daha fazla tehlikeye atar. | Open Subtitles | بدون معرفة وجهته و سببها قد يعرضنا هذا للخطر |
Bir adam işini nasıl böyle tehlikeye atar... ve hatta benden borç para istemekle hayatını? | Open Subtitles | ماذا يجعل رجلاً يخاطر بوظيفته، وحتى حياته بطلب المال منّي؟ |
Beraber kalamayız Max. Bu herkesin güvenliğini tehlikeye atar. | Open Subtitles | لا يمكننا البقاء مع بعضنا يا ماكس سيعرض ذلك سلامة الجميع للخطر |
Bir asker üstünün emrine karşı gelirse herkesi tehlikeye atar ve uygun bir komuta subayı tarafından cezalandırılmalıdır. | Open Subtitles | عندما يعصى الجندى أمر من يفوقه رتبه يعرض الجميع للخطر و يجب أن يعاقب على الفور من قبل القياده الملائمه |
Yörüngede gemi ya da yüzeyde ek hayat izleri kuşku uyandırır ve her şeyi tehlikeye atar. | Open Subtitles | إشارات الحياة أو أية سفن بالمدار.. ستثير الشبهات، وتعرض كل شيء للخطر |
Eğer takım kaptanım hamile ise ki bu Cheerios'larımın geleceğini ve öğretmenlik süremi tehlikeye atar yardım etmem için bana gelirdi. | Open Subtitles | اذا رئيسة المشجعات حامل يعرض مستقبل فريقي للتشيجع للخطر و بالتالي تدريسي اعتقد انها كانت ستاتي الي |
Nereden biliyorsun? Emin olmasa, hayatını tehlikeye atar mı sanıyorsun? | Open Subtitles | أتظن حقاً أنه كان سيعرّض حياتك للخطر إن لم يكن متأكداً؟ |
Sahici istihbarat masumların hayatını tehlikeye atar. | Open Subtitles | الحقيقة التي تعرض حياة أناس أبرياء للخطر |
Eğer sağlam bir delil bulamazsak bu durum dosyayı tehlikeye atar ve departmanın dava edilmesine neden olabilir. | Open Subtitles | اذا لم نجد شي حاسم سيعرض القضيه للخطر ويعرض القسم للمسائلة القانوينه |
Bunu anlamayan her kimse bu gemiyi tehlikeye atar. | Open Subtitles | أي أحد لم يعجبه هذا يعني أنه يعرض هذه السفينة للخطر. |
Eğer bir terörist daha içimize girerse iltica talep eden diğer bütün mültecileri tehlikeye atar. | Open Subtitles | لو زلّ إرهابيّ واحد من أيدينا، فإنّه سيُعرّض جميع اللاجئين الآخرين الطالبين حقّ اللجوء السياسي للخطر. |
Ve bende bunun olmasını istemem, bu durum Fransayı tehlikeye atar. | Open Subtitles | ولا أنا، لن أخبر أحد سوى بالإكراه لأن ذلك قد يُعرض فرنسا للخطر |
Öldürürsek radyasyon çıkar ve milyonları tehlikeye atar diye endişelendik. | Open Subtitles | خشينا أننا بقتله قد نحرر كل تلك الإشعاعات ونعرض الملايين للخطر |
Şu an yapacağımız bir değişiklik operasyonu tehlikeye atar. | Open Subtitles | إن غيرنا أي شيء الآن قد يعرض المهمة للخطر |
Çok dikkat çekeriz, bu da rehineleri tehlikeye atar. | Open Subtitles | ليس بدون طلب الكثير من الانتباه لك, وهذا يعرض الرهائن للخطر. |
Eğer değilse, nasıl olur da beni kurtarmak için hayatını tehlikeye atar? | Open Subtitles | إن لم يكن كذلك، فلم يخاطر بحياته لينقذني ؟ |
"Kardeşleri için kim kendini tehlikeye atar? | Open Subtitles | "من هو الرجل الذي يخاطر بحياته لأخيه الانسان؟ |
Bir güreşçini hayatını tehlikeye atar mı, ne bileyim onu bir maça çıkararak-- | Open Subtitles | -هل قد يخاطر بحياة مصارع من أجل.. الفوز في مباراة .. |