Sen yönetici olarak kalasın diye... kendi makamımı tehlikeye attım. | Open Subtitles | .. لقد خاطرت بمنصبي من أجل إبقائك كمدير تنفيذي |
Belki geride kalanları tehlikeye attım ama bu riski almaya hazırdım. | Open Subtitles | ربما خاطرت بحياتنا جميعا ولكنها مخاطرة علي قبولها |
- Senin için hayatımı tehlikeye attım. - O muhasebeciyi bulmam gerekiyor. | Open Subtitles | خاطرت بحياتى لأجلك اريد العثور على كاتب الحسابات |
Hiç böyle bir şey görmemiştim. Ekibi tehlikeye attım, efendim. | Open Subtitles | لم أر شيئاً مماثلاً من قبل عرضت الفريق للخطر سيدي |
Bu üssün güvenliğini, belki de yardım edemeyeceğimiz birini kurtarmak için tehlikeye attım. | Open Subtitles | لقد عرضت امن القاعدة للخطر من اجل انقاذ شخص كان بعيداً عن المساعدة. |
Hatta aranızda bir hain olduğunu söylemek için hayatımı tehlikeye attım. | Open Subtitles | بل إنّي خاطرتُ بحياتي حتّى لأخبركم بوجود خائنة بينكم |
Senin insan olduğunu düşünerek mürettabatımın hayatını tehlikeye attım hem de hepsini ve yanıldıysam beni hemen vursan iyi olur. | Open Subtitles | لقد جازفت بحياة طاقمي من أجلك و بشكل صادق و إذا كنت مخطئاً فيجب أن تقتليني الآن |
Seni buralara getirmek için kendi kıçımı tehlikeye attım ve tek istediğim işbirliğiydi! | Open Subtitles | خاطرت بمستقبلي لتأتي إلى هنا وكل ما أردته هو بعض التعاون |
Şeytanın sahiplenmek için aradığı kıymetli ruhlarını korumak için kendi hayatımı tehlikeye attım. | Open Subtitles | لقد خاطرت بحياتي لأحمي هذه الأرواح الغالية, والتي ادّعى الشيطان أنها له. |
Ama hatırlatırım, sizi idamdan kurtarmak için hayatımı ve Rus İstihbaratı'ndaki yerimi tehlikeye attım. | Open Subtitles | .. حاول أن تتذكر أنني خاطرت بحياتي أنني خاطرت بمنصبي في الإستخبارات السريّة الروسية لأنقذكم من الإعدام المؤكد |
Senin için hayatımı tehlikeye attım. İlaç çaldım ve orada ölebilirdim. | Open Subtitles | لقد خاطرت بحياتي من أجلكَ، سرقت لك الأدوية و كدت أموت بالداخل |
Senin için hayatımı tehlikeye attım. Senin için ilaç çaldım... | Open Subtitles | لقد خاطرت بحياتي من أجلكَ، سرقت لك الأدوية و كدت أموت بالداخل |
Sayın Başkan, sizin gibi, bu anlaşmanın başarısı için politik geleceğimin büyük bir kısmını tehlikeye attım. | Open Subtitles | .. سيدى الرئيس , مثلك .. لقد خاطرت بكثير من مستقبلى السياسى على نجاح هذه الإتفاقية |
Arkadaş olduğumuzu düşündüğüm için hayatımı uğrunda tehlikeye attım. Ortağız sanmıştım. | Open Subtitles | لقد خاطرت بحياتى لأجلك لأنى صدقت أننا أصدقاء شركاء |
Bu lanet gemi için hayatımı tehlikeye attım. | Open Subtitles | لقد خاطرت بحياتى لأجل هذه المركبة اللعينة |
Hayatımı defalarca tehlikeye attım ölmem gereken görevlerde sağ kaldım ama o yağmura yakalanmak gibi olağan bir şey yüzünden ölüyor. | Open Subtitles | أنا خاطرت بحياتى مرة و إخرى ونجوت من مهام كان يجب أن تقتلنى |
İlişkimizi tehlikeye attım ki benim için her şeyden önemliydi. | Open Subtitles | وعرضت علاقتنا للخطر والتى تعنى الى اكثر من أى شئ |
Öte yandan, Caroline`in pikniğini mahvettim... ve yüz kadar insanın hayatını tehlikeye attım. | Open Subtitles | من الناحية الاولى خربت رحلة كارولين عرضت حياة حوالي مئة شخص للخطر |
Şirketin itibarını ve çalışan herkesin kariyerlerini tehlikeye attım. | Open Subtitles | لقد خاطرتُ بسمعة الشركة، وحياة المهنية لجميع مَن فيها |
Şirketin itibarını ve çalışan herkesin kariyerlerini tehlikeye attım. | Open Subtitles | لقد خاطرتُ بسمعة الشركة، وحياة المهنية لجميع مَن فيها |
Tüm özgürlüğü bir savaşta tehlikeye attım ve kaybettim. | Open Subtitles | لقد جازفت بالحرية كلها في معركة واحدة وخسرتها |
Seni iş için düşünmekle zaten götümü tehlikeye attım. | Open Subtitles | لقد غامرتُ بمهنتي بمجرّد التفكير فيكَ لذا كفّ عن سلوككَ الفظّ... |
Anne, Bay Altman'a yardım ederek diğer üç hayatı tehlikeye attım. | Open Subtitles | أمي بسبب مساعدتي لسيد ألتمان وضعت حياة ثلاث أشخاص في خطر |