| Akıcı Arapça konuşabilen takımdaki tek üye o. | Open Subtitles | انها العضو الوحيد في الفريق الذي يتكلم العربية بطلاقة |
| - Frank Phillips burada hala çalışan görünmezlik takımındaki tek üye. | Open Subtitles | فرانك فيليبس هو العضو الوحيد من فريق مشروع قابلية عدم الرؤية الذي ما زال يعمل هنا |
| Aaglnycpa'nın ilk toplantısında oybirliğiyle başkan seçilmiştim çünkü tek üye bendim ve kendime oy vermiştim. | Open Subtitles | في أول اجتماع للجمعية تم انتخابي للرئاسة بالإجماع لأنني كنت العضو الوحيد |
| Ama 25 yıllık mücadelenin sonunda, artık tek üye ben değilim. | Open Subtitles | وقد صوّت لنفسي ولكن بعد 25 سنة من الكفاح لم أعد العضو الوحيد |
| Evet, eee, başkan ve tek üye bendim. | Open Subtitles | . كنت الرئيس و العضو الوحيد . دعنا نرى |
| tek üye sen olmayacağın kesin. | Open Subtitles | حسنا لن تكوني العضو الوحيد |
| Bütün saygımla söylüyorum ki Bay Ryerson'ın orijinal Glee Kulübü'ndeki tek üye benim, bu nedenle ilk soloyu benim almam gerekir. | Open Subtitles | ،معَ كاملِ إحتراميّ إنيّ العضو الوحيد هنا الذي كان ;بناديّ السيّد (رايرسون)الغنائي الأصليّ |