İsim yapmak için tek bir şansım var, kendim için, gerçekten iyi bir iş yapmak için. | Open Subtitles | لدي فرصة واحدة لأصنع إسماً . لنفسي و يجب أن أنجح بهذا |
Dinle, tek bir şansım var. | Open Subtitles | إسمع يا يا رجل، لدي فرصة واحدة لإصابته. |
Bu konuda tek bir şansım var. Tamam ama PJ yardımcı olmuyor. | Open Subtitles | ـ لدي فرصة واحدة في هذا فقط ـ حسناً ، ولكن (بي جي) لا يساعد |
Evliliğimi kurtarmak için tek bir şansım var, tamam mı? | Open Subtitles | استمع، لدي طلقة واحدة لإنقاذ زواجي، حسنا؟ |
Bununla tek bir şansım var. | Open Subtitles | لدي طلقة واحدة |
Bu konuda tek bir şansım var. | Open Subtitles | لدي فرصة واحدة لهذا. |