Ve yerleri temizleyip ailenin karnını doyurmaya devam edebilmen için teftiş sırasında her yerin pırıl pırıl göründüğünden emin olmanı tavsiye ederim. | Open Subtitles | وإذا أردت مواصلة تنظيف الأرضيه و تطعم عائلتك أقترح عليك بأن تفعل كل مالديك لكي تتأكد من أن هذا المكان يبدو رائع |
İşe, dolapları temizleyip tozlarını alarak başlayabilirsiniz. | Open Subtitles | ثم، لويز، يمكنك أن تبدأ في عن طريق تنظيف الأدراج والغبار كل شيء. |
Bugün senin ve kızlarının işlerine karıştım evi temizleyip çamaşırları yıkadık. | Open Subtitles | تطفلت اليوم عليك وقمت مع بناتك... بتنظيف بيتك وقمت بعمل الغسيل |
Pekala, sadece bir çözüm var. Pisliğimi temizleyip kasabadan gitmem lazım. | Open Subtitles | حسناً ، هناك حل واحد فقط لدي بأن أنظف الفوضى و الرحيل من المدينة |
Evi temizleyip Yemekleri pişiriyordu Ve ben karmakarışık bir durumda sürekli kusmakla meşguldüm. | Open Subtitles | تنظف المنزل، و تعد الطعام و انا ملفوفه في كره و أتقيأ فحسب |
Beklerken iyice temizleyip boyatırdık... | Open Subtitles | وبينما نحن ننتظر ،يمكننا تنظيفها ودهانها من جديد |
Burayı temizleyip hazır edeceğiz. | Open Subtitles | لا تقلق يا رجل سوف ننظف و نعد هذا المكان |
Ben yerleri silip, küveti temizleyip, çamaşırları asana kadar... | Open Subtitles | بعد أن أنتهي من مسح الأرض و تنظيف المغطس و نشر الملابس |
Bu yüzden burayı temizleyip, neye sahip olduğumu göreceğim. | Open Subtitles | لهذا أريد تنظيف هذا المكان، حينها أستطيع رؤية ما حصلت عليه |
Seni temizleyip pansuman yapacak ve röntgen çektirecek, tamam mı? | Open Subtitles | وقالت انها سوف تنظيف لكم، تعطيك الضمادات والحصول على بعض الأشعة السينية، حسنا؟ |
Yarın, köşeleri temizleyip, hepsini bir yere koyup haberi verelim. | Open Subtitles | غدا سنقوم بتنظيف الزوايا ضعهم جميعا في مكان واحد وأعلِمهُم بالأخبار |
Ben şunu temizleyip yeni eldiven giyerken siz fazla kanı temizleyin. | Open Subtitles | قوموا بامتصاص الدماء ريثما أقوم بتنظيف هذا وأرتدي قفازاً جديداً |
Pisliğinizi temizleyip buradan defolup gideyim. | Open Subtitles | فقط قوما بتنظيف هذه الفوضى واخرجا من هنا |
Yaram bu sabah mikrop kaptı ben de temizleyip, yeniden dikiş atmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لا، كان علي أن أنظف جرحا و أعيد خياطته جرح معدي هذا الصباح |
Bu bebeğin yaralarını temizleyip üzerlerini kapatanlar o sağlık görevlisi genç kadınlardı. | TED | انها الإمرأة الشابة المساعدة الطبية والتي تنظف جروح هذه الطفلة .. وتُغطي الجروح |
O da temizleyip, işin içine karıştırmak için Dadı Taylor'ın çadırına bıraktı. | Open Subtitles | ثم تنظيفها والتخلص منها وذلك في خيمة مربية تايلور لتوريطها |
Burayı temizleyip arkadaki pencereleri tamir ediyoruz kapıları boyuyoruz. | Open Subtitles | ننظف المكان ونعيد تصليح هذ النوافذ نعيد طلاء الباب |
Cesetten kurtulmalıyız pisliği temizleyip, hiçbir şey olmamış gibi davranalım. | Open Subtitles | نحن يجب ان نتخلص من الجثة نظف الفوضى وتصرف كأن شيء لم يحدث |
-O bir kızdı Üstçavuş. Silahları temizleyip cephanenizi kontrol edin. | Open Subtitles | نظفوا اسلحتكم , و تمموا على ذخيرتكم |
Gel şekerim, seni temizleyip yatağına yatıralım. | Open Subtitles | هيّا يا عزيزتي، سننظفك ونؤيك للفراش |
Tabi birisi izleri temizleyip, oraya ben bulayım diye koyana kadar. | Open Subtitles | إلا إذا أحدهم قام بتنظيفها و وضعها هناك لكى أجدها |
Havuzu temizleyip filtreyi değiştireceğim, lambaları tamir edeceğim. | Open Subtitles | سأنظف المسبح و أغير فلاتر التكييف و أصلح المصابيح قبل انتهاء الليل |
Orada takılıyordun, işten kaytarıyordun senin aşağıda bodrumda eski halıları temizleyip, odun kırman gerekiyor. | Open Subtitles | تتسكعين هناك متكاسلة عن عملك في حين أن كان عليك التواجد داخل السرداب لتنظيف ذلك السجاد القديم وفضلات الخشب. |
"Otur. Kal. Merak etme Fluffy, bokunu temizleyip kıçını silerim. " | Open Subtitles | اجلس لاتقلق أنا سأنظّف تغوّطك .. |
Seni, vazifene yakışır şekilde temizleyip, cenazeye hazırlayacağız. | Open Subtitles | سوف نقوم بتنظيفك وتقديمك بطريقة ملائمة لشرف خدمتك |
Humerusundaki kırığı temizleyip cebire ile bağladım ve yüzündeki kesikleri diktim. | Open Subtitles | لقد نظفت وجبرت كسر العضد لديه وقمت بخياطة التمزق في وجهه. |