Yerleri siliyordu ve süpürüyordu. Bahar temizliği zamanının geldiğini söyledi. | Open Subtitles | ينظفُ الأرضية، ويغسلها وقال بأنهُ يحب التنظيف من أجل النشاط |
temizliği bitiren sınıflar avluda... " | Open Subtitles | عندما تنتهي الحصص يجب البدء بعملية التنظيف |
Şimdi çok gürültülüsün ve temizliği engelliyorsun. | Open Subtitles | الآن أنتي صاخبة جدا ومعرقلة لعملية التنظيف |
Adet dönemi temizliği, üreme yolu enfeksiyonları için ciddi bir risk faktörü. | TED | إن النظافة عند الحيض هي عامل يحمل مخاطرمهمة لالتهابات الجهاز التناسلي. |
Bende ona, "Bayan Grace, yemek pişiriyorum, temizliği yapıyorum, ayağınızı kremlemede çizgiyi çekiyorum!" dedim. | Open Subtitles | لذا قلت لها ,قلت : سيده كريس سأقوم بالطبخ سأقوم بالتنظيف و لكن دهن قدميك بالكريم هو خط أحمر |
-10. Zırhlı birlik de temizliği denetleyecek. | Open Subtitles | و الفرقه العاشره المدرعه ستشرف علي التنظيف |
Bil bakalım bugün temizliği kim yapacak ve öğle yemeğini kim ısmarlayacak? | Open Subtitles | خمن من عليه التنظيف واحضار الغذاء اليوم؟ |
Bugünkü eğitim gezimizde temizliği öğreneceğiz. | Open Subtitles | اليوم موعد الجولة الميدانية وستعلمنا اليوم شيئاً عن التنظيف |
Güzel değilim ve sadece temizliği becerebiliyorum. | Open Subtitles | و إن لم أكُن جميلة، لكنّي جيدة في التنظيف |
sen pizzamı üstlenirsen, bende temizliği üstlenirim. | Open Subtitles | إذا أنت يمكن أن تتحمّل بيتزاي، أنا يمكن أن أتحمّل التنظيف بالتأكيد |
temizliği halledince dışarıdaki işleri de bitir. | Open Subtitles | عندما تنتهين من التنظيف أخرجي وانهي الأعمال المعتادة |
Will! temizliği bitirdim. Şimdi seninle ilgilenme zamanı. | Open Subtitles | ويل, لقد إنتهيت من التنظيف في الوقت المناسب لهديتكَ الخاصة |
Bahar temizliği sadece eski eşyalardan kurtulmak değil. | Open Subtitles | التنظيف الربيعي ليس بشأن تفحص الأشياء والتخلص من الفوضى |
Son ziyaretinden sonra temizliği daha yeni bitirdim. | Open Subtitles | أنا للتو إنتهيت من التنظيف بعد زيارتك الآولى |
Ve iki, temizliği bitirdikten sonra ev ikimize kalıyor. | Open Subtitles | ثانيا، بعد التنظيف ستبقى لنا الشقة لوحدنا |
Önemli olan ruh temizliği, değil mi baba? | Open Subtitles | ما يهم هو النظافة الروحية، أليس كذلك يا أبي؟ |
Ve her metodun hızlılığıyla temizliği arasında... ters bir orantı vardır. | Open Subtitles | و كل طريقة لها علاقة عكسية بين السرعة و النظافة |
Dünyanın çoğu halı kaplı, ve bir gün, temizliği biz yapacağız. | Open Subtitles | معظم العالم مكسو بالسجاد ويوماً ما، سنقوم بالتنظيف. |
"Tuvalet temizliği işini taşeron firmaya vermek verimli olmaz." dediler! | Open Subtitles | قالوا إنّ الاعتماد على مصادر خارجيّة لتنظيف الحمّامات لن ينجح |
68 Noel temizliği, oldukça eğlenceli görünüyor. | Open Subtitles | هذا يقوم بحملة تطهير عيد الميلاد الثامن والستين يبدو مرحاً |
Her sabah Sara uyanıp... kalenin temizliği ve yemeğini yapmaya koyulurmuş. | Open Subtitles | كل صباح ، تستيقظ سارة الصغيرة وتبدأ في الطبخ والتنظيف والإهتمام بالقلعة بالكامل |
Ama bu olay yeri temizliği tamamen güvenli. | Open Subtitles | لكن تنظيفات مسارح الجرائم تلك، آمنة تماماً |
Ben bu yeni hipotezi biliyordum ancak bağırsakların temizliği ile alakasını görememiştim. | TED | عرفتُ هذه الفرضية، واعتقدتُ بأنني لن أتعلم الكثير من البحث في نظافة الأمعاء. |
Bahar temizliği mi? | Open Subtitles | هل تنظفين المكان للحصول على اجازه؟ |
Yüzbaşı bana sağlam fırça çekip iki hafta güverte temizliği cezası verdi. | Open Subtitles | أعطاني النقيب توبيخاً بعمل مكتبي وتنظيف لسطح السفينة ليومين. |
Bu işe yaramalı. Ev temizliği nasıl gidiyor? | Open Subtitles | هذا سيقوم بالواجب معهم كيف تسير عملية تنظيف المنزل ؟ |
Ama sümüğünü koluna silen biri, tuvalet temizliği konusunda pek iyi bir yerde değildir. | Open Subtitles | لكن أظن أن من يمسح أنفه بكم قميصه لا يهتم أصلاً بالنظافة الشخصية |
Ceset temizliği yaptığını söylediler. - Evet. | Open Subtitles | لقد أخبرني أحدهم أنك تقوم بتنظيف أماكن الجثث؟ |
Kusura bakmayın, traş olup duş yapmadan kendime gelemem. Evet. Sabah temizliği çok önemlidir. | Open Subtitles | انا اتفهم مسالة الوضوء الصباحي |
Dikiş dikebilir, ev temizliği ve ütü de yapabilirim. | Open Subtitles | أجيد الخياطة أيضاً , تنظيف المنزل كى الملابس |