Tenis topuyla böylesine bir hasar verebilmek için bayağı büyük bir kuvvet uygulanması gerekir. | Open Subtitles | لا بأس به من قوة أن تسبب أن الكثير من الضرر مع كرة التنس. |
Tenis topuyla öpüşüyorum. | Open Subtitles | أنا تقبيل كرة التنس. |
Geçen cuma,şu Malibu'lu adama rastladım... hani, Tenis topuyla gözüne vurmuştum ya... | Open Subtitles | الجمعة الماضي, صادفت ذلك الشاب (من (ماليبو ذلك الذي أصبته بكرة التنس |
Turk ve ben bir anlaşma yapmıştık. İkimizden birisinin evleneceği gün, bekâr en iyi arkadaşlar olarak, park yerinde, son bir defa Tenis topuyla golf oynayacaktık. | Open Subtitles | أنا و(تيرك) عقدنا اتفاق ، إذا تزوج أحدنا في يوم ما فينبغي أن نلعب لعبة الغولف بكرة التنس ، كما يفعل الأصدقاء العزّاب |