| Onu yok edemeden gezegeninizi terk ettiniz. | Open Subtitles | لقد غادرتم الكوكب قبل أن نقدر على تحطيمها |
| - Üçünüz dün okul bahçesini terk ettiniz. | Open Subtitles | أنتم الثلاثة غادرتم حرم الجامعة البارحة |
| Size John Broadbent'in YKY'den öldüğünü söylediğimizde neden ofisinizi terk ettiniz? | Open Subtitles | عندما أخبرناك بوفاة جون برودبينت عن طريق الـ(إرك)، لماذا غادرتِ مكتبك؟ |
| Onun ölmesinden üzgün olduğunuz için mi terk ettiniz? | Open Subtitles | هل غادرتِ لأنّك حزينة بسبب وفاته |
| Kaçmaları riskini göze almaktansa, onları ölmeye terk ettiniz. | Open Subtitles | لقد تركتيهم يموتوا بدلاً من السماح لهم بمخاطرة الفرار |
| Tasha'nın ifadesine göre siz ikiniz partiyi terk ettiniz annenin arabasını çaldınız ve Valerie Gilbert'un evine gittiniz. | Open Subtitles | إفادة تاشا تقول ,بأنكما الإثنتان تركتما الحفل وسرقتم سيارة أمكِ |
| Şey, siz onu terk ettiniz. | Open Subtitles | حسناً ، لقد تركتيه |
| Biriyle çocuk sahibi oldunuz. O çocuğu terk ettiniz. | Open Subtitles | أنت و امرأة ما أنجبتم طفلة وقد تخليتم عن هذه الطفلة |
| Bu yüzden evini ateşe verip, onu ölüme terk ettiniz. | Open Subtitles | لذا أضرمتم النار في منزله و تركتموه هناك كي يموت |
| Daha iyi bir şey bulup partinizi terk ettiniz sandım çocuklar. | Open Subtitles | ظننتكم غادرتم حفلتكم ووجدتم شيء أفضل. |
| Affedersin. Japonya'yı niye terk ettiniz? | Open Subtitles | آسف، لمَ غادرتم (اليابان)؟ |
| Bayan Bronson, dün gece seti kaçta terk ettiniz? | Open Subtitles | سيّدة (برونسون)، متى غادرتِ الأستوديو الليلة الماضية؟ |
| Ve partiyi Bayan Cho ve Bayan Price ile terk ettiniz Jules de orada kaldı diyorsun? | Open Subtitles | (وانتِ غادرتِ الحفلة مع آنسة ( تشو) و آنسة (برايس و(جولز) بقيت هناك ؟ |
| Kaçmaları riskini göze almaktansa, onları ölmeye terk ettiniz. | Open Subtitles | لقد تركتيهم يموتوا بدلاً من السماح لهم بمخاطرة الفرار |
| Québec şehrini neden terk ettiniz? | Open Subtitles | لماذا تركتما مدينة "كيبيك"؟ |
| Size o tehlikenin içindeyken önderlik etmenizi söyledim, sizse terk ettiniz onu. | Open Subtitles | لقد علمت بأنكم ذهبتم به إلى الخطر ثم تخليتم عنه |
| Sonra o çocuğu terk ettiniz. | Open Subtitles | أنتم تخليتم عن تلك الطفلة |
| Onu ölüme terk ettiniz. Onu biz kurtardık. | Open Subtitles | أنت تركتموه لِيموت لقد أنقذناه. |