Hayalet Nehir Tarihi'nin geçmişine ait neredeyse her şeyi toplamıştım. | Open Subtitles | حسنا، لقد جمعت تقريبا كل قضية عائدة لوقائع نهر الأشباح |
Vurulmadan önce biraz kül toplamıştım. | Open Subtitles | قبل أن أتلقى الرصاصة، كنت قد جمعت بعضاً من الرماد |
Odunları kendim toplamıştım. Her yere dallar düşmüştü ve... | Open Subtitles | جمعت خشب الحطب بنفسي، كانت أغصان متساقطة من كلّ مكان. |
- Ama daha dün meyve toplamıştım. - Daha fazla lazım, tatlım. | Open Subtitles | لكن، لقد جمعت توت البارحة - فعلاً، لكننا نريد المزيد - |
- Olamaz. Hepsini "Şifre" adında kolay bir dosyada toplamıştım. | Open Subtitles | والتي قمت بجمعها بشكل ملائم " في ملف يدعى " كلمات سرية |
- Olamaz. Hepsini "Şifre" adında kolay bir dosyada toplamıştım. | Open Subtitles | والتي قمت بجمعها بشكل ملائم " في ملف يدعى " كلمات سرية |
Bir keresinde, sadece şiddet içeren fotoğrafları toplamıştım. | Open Subtitles | مرة قد جمعت صور ذات سلوك غير إعتيادي |
Arayıp,burayı geleceğinizi söylediğinizde, eşinizin annesi için getirdiği kişisel eşyaları toplamıştım. | Open Subtitles | جمعت كل الأشياء الشخصية التي أحضرها زوجك أثناء إقامة (خوانيتا) معنا |
Anne doğduğu zaman, 200,000'den fazla yaban arısı toplamıştım. | Open Subtitles | مع مرور الوقت الذي ولدت فيه (آن) قد جمعت أكثر من200,000 من دبابير الغال |
En fazla çileği de ben toplamıştım! | Open Subtitles | ! و أنا جمعت أكثر الفراولة |
Ben biraz toplamıştım zaten. | Open Subtitles | لقد جمعت البعض |