Şu andan itibaren, piskopos... bu, topyekün bir savaş... | Open Subtitles | منذ الآن فصاعدا أيها الأسقف هي حرب شاملة |
Bize ölümcül zarar verme kapasitesine sahip bir düşmanla topyekün bir savaşa giremeyiz. | Open Subtitles | و أن لا ندخل بحرب شاملة مع عدو قد يمتلك المقدرة بإلحاق ضرر خطير علينا |
Bu bir topyekün savaştı ve ortada bir barış antlaşması da olacağı yoktu çünkü bu adamlar birbirlerinden nefret ediyorlardı. | Open Subtitles | وكانت هذه حرب شاملة ولن تكون هناك معاهدة سلام بين هؤلاء الرجال لانهم يكرهون بعضهم البعض |
topyekün savaş ilân etmek ve milletin içinde mündemiç olan gizli gücü harekete geçirmek. | Open Subtitles | فقد كان يعلن بدء مرحلة الحرب الشامله ويستدعى ايضاً القوه الكامنه فى الشعب |
topyekün savaş kadınların dahi çalışması anlamına geliyordu. | Open Subtitles | الحرب الشامله كانت تعنى أنه حتى المرأه الألمانيه عليها أن تعمل |
Bu topyekün bir savaştı, son damlasına kadar. | Open Subtitles | هذه الحرب على وشك أن تصبح حرب شامله تخاض حتى النفس الأخير |
Bu topyekün savaş ve tüm cephelerden geri çekilişti. | Open Subtitles | لقد تحول الأمر إلى حرب شامله وانسحاب كامل على جميع الجبهات |
1930 yılının mayısında topyekün bir savaş çıktı Joe Masseria ve Salvatore Maranzano'nun New York'un kontrolü için savaştığı bir savaş. | Open Subtitles | في مايو عام 1930 حرب شاملة اندلعت (بين (جو في ماسريا) و(سالفاتوري مارانزانو |
Herhangi bir savaş değil, topyekün savaş. | Open Subtitles | ليس أي حرب .. حربٌ شاملة |
topyekün savaş durumuna geçilmesine rağmen neredeyse bir buçuk milyon işsiz mevcuttu. | Open Subtitles | على الرغم من مناخ الحرب الشامله ..... المخيم على البلاد كان هناك تقريباً مليون و نصف المليون عاطل عن العمل |
topyekün savaş mı istiyorsunuz? | Open Subtitles | أتريدونها حرب شامله ؟ |