Ne büyük bir trajedi. Orada büyümek cennette olmak gibiydi. | Open Subtitles | أنت تعلم مثل هذه المأساة دائماً تكبر أكنك في الجنة |
Bugün tapınaktaki trajedi ve felaket nasıl oldu da önlendi? | Open Subtitles | انه هو كيفة تفادي تلك المأساة و الكارثة في المعبد؟ |
Nasıl bir trajedi cereyan edebileceğini bize anlatacağınız konusunda size güveniyorum. | Open Subtitles | أنا متأكد أنك يمكنك أن تخبرنا كيف وقعت مثل هذه المأساة |
Tabii o güzel geminin enkazının sahilimizde olması gemide bulunanlar için bir trajedi olsa da, bu harika bölgenin insanlarını bir araya getirmede bir aracı olmuştur. | Open Subtitles | وعندما تحطمت السفينه الجميله فوق الساحل بالتأكيد كانت مأساه لمن كان بالسفينه |
Hepimiz, bizi hissizleştirmeye yetecek kadar trajedi yarattık ve gördük şu dünya üzerinde. | TED | وأنا أعلم أننا رأينا مايكفي من الصور لتجعلنا مخدرين من المآسي التي ارتكبت على كوكب الأرض. |
Ayrıca bildiğiniz üzere son zamanlarda cemaatimiz büyük bir trajedi yaşadı. | Open Subtitles | وكما انكما تدركان بشكل كبير نحن مؤخراً اصبنا بمأساة في المجتمع |
Ülkem adına, bu korkunç trajedi hakkında en derin acılarınızı paylaşıyorum. | Open Subtitles | بالنيابة عن بلادي، أقدم لك أحر تعازينا عن هذه المأساة الرهيبة |
Gerçek trajedi şu ki, tüm Kaliforniya'da teknolojik olarak gelişmiş bir şirketin parçasıyız. | Open Subtitles | إنّ المأساة الحقيقية هـي أنّنـا جـزء مـن الشركـات المتقـدمة تكنولوجيـاً بكـل أنحـاء كاليفورنيا |
trajedi sonrasında, hayatta kalma hikayeleri gelmeye başladı. | TED | بعد المأساة, بدأت قصص النجاة في الظهور, |
trajedi şu ki, Amerikalılar eskiden şehirlerinde sağ-sol ya da siyasi olarak çok daha karışmışlardı. | TED | المأساة هي، إعتاد الامريكيون للإختلاط أكثر في مدنهم عن طريق اليسار واليمين أو السياسة. |
Hayatımızda trajedi ve eğlence arasında gitgeller yaşıyoruz, tıpkı bu karakterler gibi. | TED | نحن في دورة حياة من المأساة والفرح تمامًا مثل هذه الشخصيات |
Ancak trajedi beni, bir ebeveyn olarak başarısız olduğuma ikna etti ve bugün beni buraya getiren şey kısmen bu başarısızlık duygusu. | TED | لكن المأساة جعلتني أثق بأنني فاشلة كـأم، وهذا الشعور بالفشل هو أحد الأسباب التي جاءت بي هنا اليوم. |
Diğer noktalarda trajedi kasti ikiyüzlülükten kaynaklanıyor– kişileri karıştırmanın daha fazla kan dökülmesiyle sonuçlanması gibi. | TED | وتنبع المأساة في أحيان أخرى من الإزدواجية المقصودة مثل عندما يؤدي تقمص هوية مغلوطة إلى سفك المزيد من الدماء |
Sonuçlanan trajedi, aileyi uzun yıllar boyunca sarsıntıya uğratıyor. | TED | المأساة التي نتجت عن ذلك تسببت في صدمة للعائلة لعدة سنوات قادمة. |
- Tanrım. - Esas trajedi hala çocuk yapabilmesi. | Open Subtitles | مأساه المأساه الحقيقية أنه يقوم بزرع خصية جديدة الآن |
Bazen kendimizi korku ve çaresizlik, sıradanlık ve kargaşa umutsuzluk ve trajedi içinde kaybederiz. | Open Subtitles | أحياناً، عندما نضيع في الخوف و اليأس في الروتين و الثبات و في المآسي و ضياع الأمل |
Eğlenceli zamanlar bile trajedi ile sonuçlanabilir. Sakın unutmayın, çocuklar, gözlerinizi yoldan ayırmayın, yoksa sizin peşinizi bırakmayız. | Open Subtitles | حتى الأوقات المرحة يمكن ان تنهي بمأساة لذا تذكروا يا أولاد |
trajedi insanların etrafındakilere ya müteşekkir olmasına ya da onlardan korkmasına yol açar. | Open Subtitles | المأساه إما تجعل الناس يقدرون وجود بعضهم البعض أو يخافون من بعضهم البعض |
İki insan birbirini sevdiği halde ilişkilerini yürütemiyorsa... işte asıI trajedi budur. | Open Subtitles | حينما يحبّ شخصان بعضهما ، ولا يستطيعان إنجاح ذلك فتلك مآساة حقيقية |
Ne yaptı? Askerler..saat 17 sularında büyük bir trajedi.. | Open Subtitles | ماذا فعل يا رجال هناك حادث مأساوي قد أصابنا |
Kitap trajedi mi çıktı yoksa komedi mi? | Open Subtitles | إذن ، هل كانت الخاتمة مأساوية أم كوميدية؟ |
trajedi, neredeyse her zaman efsanelerden esinlenirken komedi dönemin olayları ile ilgileniyordu. | TED | وفي حين استعارت التراجيديا قصصًا من الأساطير بشكلٍ دائمٍ تقريبًا، عالجت الكوميديا الأحداث الجارية. |
Sonuçta bu trajedi sadece öğrencileri etkilemedi. | Open Subtitles | فبالتأكيد هذه الفاجعة لم تصب تلامذتنا فقط |
Hayır, bu bir trajedi değildi. Bu bir suçtu. | Open Subtitles | لا ، هذه لم تكن مأساةً بل كانت جريمة مُرتكبة |
Chavez'in sizin adamınız olduğunu biliyorum ve bu bir trajedi. | Open Subtitles | أنني أعلم أن شافيز كان أبنك وان ما حصل له كان مأساوياً |
Eğer bize yeni katıldıysanız, şu an pazar günü yaşanan korkunç trajedi de 36 kişinin bir ayinde liderlerinin emirleri doğrultusunda kendilerini öldürmelerinin ardından hayatta kalmayı başarmış, Ulusal Birlik üyelerinden Sole ile konuşuyoruz | Open Subtitles | إذا كنت قد انضميت لنا للتوّ، فنحن ..نتحدث مع الناجية الوحيدة من جماعة الكونكرنس بعد فاجعة الأحد التي قام فيها 36 شخصاً |
Sana çok saçma gelebilir ama galiba bu bir trajedi. | Open Subtitles | ...قد تبدو لكِ هذه هلوسة لكن أظنني في قصة تراجيدية |
Ama ayrıca doğruysa ve buna göre davranmazsak bunun trajedi olacağını da biliyoruz. | Open Subtitles | ونعلم أيضاً أنّه إذا كان هو فنحن لا نعمل على ذلك المأساوي |