"tuzsuz" - Traduction Turc en Arabe

    • ملح
        
    • الملح
        
    • مملح
        
    • مملحة
        
    • تحتاج لملح
        
    Neredeyse Judith Jones'a tatsız tuzsuz bir boeuf bourguignon yedirtecektim. Open Subtitles كنت ستجعلني أقدم لـ جوديث جونز ـ ـ بووف بورجنيو ـ بلا ملح
    Burada yemekler pek iyi değil. Hatta tuzun bile tuzun bile tuzsuz olduğunu söyleyeyim. Open Subtitles الطعام هنا ليس جيد أنا أريد أن أقول حتى الملح يحتاج الى ملح
    Bana bir buzlu Margarita verir misiniz? tuzsuz olsun. Open Subtitles من فضلك أعطني من صودا و جليد مارغاريتا بدون ملح.
    Elimizde birazcık tuzsuz çubuk kraker ile bir kaç diyet kola olması lazımdı. Open Subtitles لدينا قطع حلوى خالية من الملح ومشروبات صودا منخفضة السعرات
    - Soyalı keklerin tadı karton gibi. tuzsuz karton gibi. Open Subtitles كعكة الصويا مذاقها كالكرتون كرتون غير مملح
    tuzsuz organik tereyağı ve hindistancevizi özünden yapılıyor ve beyne enerji veriyor. Open Subtitles مصنوعة من زبدة غير مملحة لأبقار مغذّاة على العشب مع مستخرج زيت جوز الهند والذي يُنشّط طاقة المخ.
    Geçen akşam baban lazanyamın tuzsuz olduğunu söyledi. Open Subtitles بالأمس أخبرني والدك بأن الأزانية خاصتي تحتاج لملح
    Nimete de laf söylenmez ama bu meret de yağsız tuzsuz yenmez be! Open Subtitles لا يجب على المرء الشكوى من النعمة لكن هذا الأكل لا طعم له دون زيت أو ملح
    Sanıyorum, bıyıksız bir adamı öpmenin, tuzsuz yumurta yemek gibi olduğunu Maggie Thatcher söylemişti. Open Subtitles أعتقد أنها ماجي فاتشو من قالت أن تقبيل رجل بدون شارب هو أشبه بتناول بيضة بدون ملح
    Bu iklimde hiçbir şey susuz ve tuzsuz yaşamaz. Open Subtitles في هذا المناخ لا شيء يعيش دون ماء و ملح
    -Karışmış, tuzsuz. -Buzsuz. -Siz? Open Subtitles مخلوطة وبدون ملح مع قطعتين من الثلج
    -Gece treni geliyor. -Ve biraz tereyağı, tuzsuz. Open Subtitles ـ إنها خدمة القطارات المسائية ـ (داريل)، بعض الزبدة بدون ملح
    Bilmiyorum ama bu Joel'i tuzsuz Joel'den daha çok sevdim. Open Subtitles لا أعلم ,ولكن اعجبتني هذه النسخة من جول أفضل بكثير من جول الخالي من الملح أسرع اريد ان اخرج مؤخرتي لسائق تلك الشاحنة
    Geçen sefer kazanan beyaz kız tuz ve sirke yerine tuzsuz patates cipsi depo edilmesini isteyince dayak yemişti. Open Subtitles الفتاة البيضاء التى فازت المره السابقة قد نزعت عضويتها عندما طلبت من المندوب جلب رقائق البطاطس غير المملحة بدلا من الملح والخل
    DOĞAL KÖPÜKLÜ tuzsuz HAVA DRUIDIA HAVA KONSERVESİ Open Subtitles {\cH00FFFF}(مُعلب فى (درويديا)، (هواء بيرى هواء طبيعى خالى من الملح
    Al sana et! - Biraz tuzsuz olmuş. Open Subtitles ينقصه بعض الملح
    Mükemmel. Ve bir paket tuzsuz fıstık alabilir miyim? Open Subtitles وهل استطيع الحصول على فول سوداني غير مملح
    Kafenin dışında oturup sert bi kahve içerken tuzsuz yağlı sıcak kruvasan ve çilek reçeli yemek. Open Subtitles الجلوس خارج مقهى مع قهوة قوية و شطيرةٍ دافئة مع زبدةٍ غير مملحة ومربى الفراولة
    Yani, bu tuzsuz tereyağı olayı gene. Open Subtitles اذن هاهي الزبدة الغير مملحة ثانية ,
    Önce lazanyamın tuzsuz olduğunu şimdi de Debra'nın omletinin güzel olduğunu söylüyorsun. Open Subtitles بالأول تخبرني بأن الأزانيا تحتاج لملح والأن معجنات (ديبرا) جيده

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus