Yarın uçağa binmiş olabiliriz. | Open Subtitles | ربما نكون في الطائرة غداً. |
Yarın uçağa binmiş olabiliriz. | Open Subtitles | ربما نكون في الطائرة غداً. |
Bayan,eğer birisi bilet almış ve uçağa binmiş ise uçağı terketmesine izin verilmez. | Open Subtitles | سيدتي، ما إن يكون الشخص على طائرة تجارية كمسافر مع تذكرة لا يسمح له بالمغادرة |
Bu Nijeryalı öğrenci Londra'da eğitim görmüş, Yemen'de yetişmiş. Amerika'ya saldırmak için Amsterdam'dan bir uçağa binmiş. | TED | هذا الطالب النيجيري درس في لندن ، تدرب فى اليمن ، سافر على طائرة في أمستردام ليهاجم أمريكا . |
Henderson'ın kaydı verdiği kişi az önce Van Nuys Havaalanı'nda bir uçağa binmiş. | Open Subtitles | الشخص الذي أخذ التسجيل من (هندرسون) ركب الطائرة للتو في مطار (فان نيس) |
Ve,Bayan Vasser, Uçak kayıtlarımız gösteriyorki kocanız saat 3:56 p.m. itibariyle uçağa binmiş bulunmakta. | Open Subtitles | ويا سيدة (فاسير) بيان رحلتنا فيه أن زوجك ركب الطائرة على 3: |
Don'la birlikte yaşamaya başlayacakken bir de baktım uçağa binmiş Chicago'ya gidiyor adam. | Open Subtitles | ذات يوم انتقلت مع (دون) للعيش معاً ثم لم ألحظ إلا وهو (على طائرة إلى (شيكاغو |
Kanada'da JFK havaalanından 323 uçuş numaralı uçağa binmiş ve 08:05 AM de uçaktan inmiş, ancak bundan önce Toronto'da tam bir vücut taramasından geçmiş. | Open Subtitles | ومرت عبر فحص جسدي كامل في مطار تورنتو قبل الصعود على طائرة (الطيران الكندي إلى مطار (كينيدي وهبطت في الثامنة وخمس دقائق صباحاً |