ulus olarak başarısız olduk. Yahudilerle birlikte sosyal bir çevre oluşturmadık. | Open Subtitles | لقد فشلنا كأمة فى إيجاد بيئة معيشية واحدة تستوعب اليهود معنا |
Ama etrafınıza bakarsanız bir ulus olarak birlikte neler inşa ettiğimizi görebilirsiniz. | Open Subtitles | لكن إن نظرت من حولك, فيمكنك أن ترى ما بنينا سوياً, كأمة, |
Şimdi bütün yanıtları biliyor gibi davranamam, ama kişi olarak ben ve ulus olarak biz yayılmaya değer düşünceler adına bu topluluğa kucak açıyoruz. | TED | الآن وأنا لا أدعي أني املك كل الأجوبة، ولكني أعلم أني كفرد ونحن كأمة نرحب بهذا المجتمع للأفكار التي تستحق الإنتشار. |
Ve bugün beş ulus olarak bu anlaşmayı imzalasak bile nereye kadar geçerli kalacağı, bu anlaşmaya uyup uyamayacağımız bilinmiyor. | Open Subtitles | وحتى إن تمكنَّا من جعل اتفاقية دولنا الخمسة ترى النور... فلا أعلم إلى متى ستستمر، أو إن كنا سنتمكن من الحفاظ عليها حتى. |
Ve bugün beş ulus olarak bu anlaşmayı imzalasak bile nereye kadar geçerli kalacağı, bu anlaşmaya uyup uyamayacağımız bilinmiyor. | Open Subtitles | وحتى إن تمكنَّا من جعل اتفاقية دولنا الخمسة ترى النور... لا تنسوا الدُعاء لإخوانكم المُستضعفين في سوريا وغزة فدعوةٌ نابعة من قلب صادق قد ترفع البلاء عنهم |
Bugün, bir ulus olarak nasıl yanlış seçimler yapıp yanlış kararlar verdiğimizi itiraf etmek için buradayım. | TED | ولكني هنا لأعترف نحن كأمة اتخذنا خيار خاطئ وصنعنا قرار خاطئ. |
Fakat ülke olarak biz, ne olursa olsun, olabildiğince yerimizde kalmaya ve bir ulus olarak kalmaya çalışacağız. | TED | ولكن، كبلد، التزامنا هو أنه بغض النظر عما سيحدث، سنحاول بقدر الإمكان البقاء والاستمرار في العيش كأمة. |
Her birimizin ortaya çıkarabileceği entegrasyon derecesi, bu sorunun yanıtını bulmak için, nasıl değişeceğiz sorusunun karşısına çıkarken getirebileceğimiz karakter derinliğimiz. Bu bizi bireyler ve ulus olarak tanımlıyor zaten ve bunu gelecekte de yapmaya devam edecek. | TED | درجة الأمانة التي يقدمها كل شخص منا، لطرح هذا السؤال، العمق في الشخصية التي يمكن أن نستجمعها ونحن نحضر لهذا السؤال عن كيف نتغير. أنه يحددنا بالفعل كأفراد و كأمة ، وسيستمر في فعل ذلك إلى المستقبل. |
Ne de İngilizlere bir ulus olarak meydan okuyabiliriz. | Open Subtitles | و لن نقدر على تحدي البريطانيين كأمة واحدة |
Bir ulus olarak bu ihaneti bir daha anmayacağımıza dair yemin ettik. | Open Subtitles | و قد أقسمنا كأمة أننا لن نفتعل هذه الخيانة مرة أخرى |
Bu ülkede bir ulus olarak bir millet olarak düşeriz ya da kalkarız. | Open Subtitles | نحن شعب واحد في هذا البلد ننهض ونسقط كأمة واحدة |
Özgür insanlardan oluşmuş bir ulus olarak hayatımızı her dönem idame ettirmeliyiz. | Open Subtitles | كأمة من الرجال الأحرار .... يجب أن نعيش من خلال كل الأوقات |
Tek ulus olarak direnmek zorundayız. Aksi halde kendi çıkarlarımız için yok olup gideceğiz. | Open Subtitles | يتحتّم أن نناضل كأمة واحدة، وإلّا سنهلك متشبثين بمنافعنا الخاصّة. |
CQ: Yani, bizi bir ulus olarak ileri götürecek anlamlı sohbetler yapmaya çalışmalıyız, ve artık seçilmiş görevlilerin ulusal söylemimizi iyileştirmesi için daha fazla bekleyemeyiz. | TED | كيتلين: ولذلك يجب علينا أن نجد طريقه للانخراط في محادثات هادفة تدفعنا قدمًا كأمة واحدة، ولا يمكننا أن ننتظر بعد الآن أن يرفع مسؤولونا المنتخبون خطابنا الوطني. |
Bu gece bir ulus olarak büyük bir dini uyanışa doğru ilerlediğimize inanıyorum. | Open Subtitles | ... الليلة ... اعتقد اننا توجهنا كأمة نحو نهضـة روحية كبيرة |
(Alkışlar) Birçok uzun yürüyüşte, nasıl tekrar ulus olarak doğruyu başarabileceğimizi merak ettim. | TED | (تصفيق) في جولاتي الطويلة المتعددة، كنتُ أتساءل كيف لنا كأمة أن نصحح المسار مجددًا. |