"umut ediyorum" - Traduction Turc en Arabe

    • آمل
        
    • أأمل
        
    • أضع أملي
        
    • وأتوقع
        
    Hâlâ hayatta olanların burada yaşadıklarını telafi edebilmiş olmalarını umut ediyorum. Open Subtitles آمل أن أجدهم على قيد الحياة يمكن الإستفادة من تجربتهم هنا
    En azından mutluluğu ve güzelliği, şu iki doğruyu öğrendiğimizi umut ediyorum. Open Subtitles آمل من جميعنا أن يتعلم ليكون سعيداً وجميلاً مثل هذين الاثنين هنا
    umut ediyorum ki gözünüzü tabir yerinde olursa, polenlerin bazı gizemlerine açmışımdır. TED أأمل بأن أكون قد نبهتكم إلى شيء ما وعليكم أن تعذروا التخفي البصري لبعض حبات اللقاح
    Ekteki tekliflerin onayınızı alacağı beklentisiyle... uzun süreli ve karşılıklı yarar sağlayacak bir ilişki umut ediyorum. Open Subtitles أتمنى ان تحوز المنتجات على إعجابكم أأمل في علاقه طويله و ناجحه بشكل متبادل
    Bana güç vermesini sizlerden umut ediyorum. Open Subtitles أضع أملي فيكم لتعطوني الشدة
    Bana güç vermesini sizlerden umut ediyorum. Open Subtitles أضع أملي فيكم لتعطوني الشدة
    Ayağımın yanmasını sağlayarak hastaneye götürülmeyi umut ediyorum. Open Subtitles وأتوقع أن أحرق أقدامي بالكامل وأذهب إلى المستشفى
    Ve sabah kontrolünde sizi de görmeyi umut ediyorum. Open Subtitles وأتوقع أن أراك بالجولات الصباحية
    Keresinde hepimiz kanıtları analiz daha fazla cevap için umut ediyorum. Open Subtitles آمل أن نجد المزيد من الإجابات حالما نقوم بتحليل جميع الأدلة
    Görüntüyü geri sararak, onu oraya kimin astığını bulmayı umut ediyorum. Open Subtitles عن طريق مُشاهدة اللقطات المُؤرّخة، فإنّي آمل أن أحدّد من وضعها.
    Eğer onun yerinde ben olsaydım, aynı şeyi yapacağını umut ediyorum. Open Subtitles إذا كنت أنا بدلاً منه آمل أنك كنت ستفعل نفس الشيء
    Zamanı geldiğinde bırakmanı umut ediyorum. Yani, kulübedeki yiyecekler bir süre sonra bitecek. Open Subtitles آمل حقًا أن تغادري في مرحلة ما، فالطعام الموجود في هذا الكوخ سينفد
    Ve umut ediyorum tartışma bu yöne kayacak ve zamanla gördüğümüz de bu. TED وهذا ما آمل أن يتجه إليه هذا النقاش, ونحنا شاهدنا تقدمًا ملحوظًا خلال الزمن.
    Şey, orada yaşıyor. En azından öyle umut ediyorum. Open Subtitles حسناً ، أعتقد أنها تعيش هنا أأمل ذلك على الأقل
    Tabi bundan sonra onun kız kardeşim olmasının keyfini sürmeyi umut ediyorum. Open Subtitles فأنا أأمل بأن تصبح أختا لى فى المستقبل
    Gaza'da yardım ekibinde. Onu görmeyi umut ediyorum. BM için çalışıyor. Open Subtitles انه في " غزة " و انا أأمل ان اقابله انه يعمل لدي " يو إن " ـ
    Ben sadece Tanrı'nın prensipleriyle hareket etmeni umut ediyorum. Open Subtitles وأتوقع أن تتصرف بنفس الطريقة الإلهية

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus