| - Altı fincan kahve içti... hem insanlar çocuklarını unutmazlar. | Open Subtitles | لقد تناول ستة أكواب من القهوة والناس لا ينسون أولادهم |
| Hiçbir şeyi unutmazlar, her sesi dinlerler. | Open Subtitles | إنهُم لا ينسون شيئاُ, ويستمِعون إلى كُل صَوت. |
| Kahrolası zenginler! Sana olan borçlarından başka hiçbir şeyi unutmazlar... | Open Subtitles | إنهم لا ينسون شيئاً الا عندما يكونون مدينين لك |
| Dövüşmeleri gerektiğini unutmazlar. | Open Subtitles | أنه لا يمكنهم أن ينسوا أن يستمروا بالقتال |
| Umarım ne için forma girdiklerini unutmazlar. | Open Subtitles | أتمنى الا ينسوا ما الذى يتدربون من أجلة |
| Filler asla unutmazlar. | Open Subtitles | الفيلة أبداً لا تَنْسي. |
| Böylece onu hemen unutmazlar. | Open Subtitles | حتي لا ينسوة بسرعة ؟ |
| Eğer nakit öderseniz sizi asla unutmazlar. | Open Subtitles | إن دفعت نقداً لن ينسوك أبداً |
| Kahrolası zenginler. Sana olan borçlarından başka hiçbir şeyi unutmazlar | Open Subtitles | إنهم لا ينسون شيئاً الا عندما يكونون مدينين لك |
| Polis ailesine asla bulaşma, unutmazlar. | Open Subtitles | لا تعبث مع عائلات الشرطيين إتهم لا ينسون. |
| Eski bir sevgili gibi, affedebilirler, ama asla unutmazlar! | Open Subtitles | ،إنهم يسامحون كالعاشق القديم لكنهم لا ينسون أبدا |
| Tebeşir çocukları affetmezler ve asla unutmazlar. | Open Subtitles | أولاد الطباشير لا يغفرون. و لا ينسون أبداً. |
| Onu bir taç için kenara fırlattın. Erkekler böyle ihanetleri unutmazlar. | Open Subtitles | رميتِه جانباً مِنْ أجل تاج والرجال لا ينسون خيانةً كهذه |
| Beni sevenler, ailem, hayranlarım bunu asla unutmazlar çünkü bu, bir yıllık çalışmanın zirvesidir. | Open Subtitles | ،الناس الذين يحبونني، العائلة المعجبين، لا ينسون أمرها أبدًا ،لأنها ذروة سنة من العمل |
| - İnsanlar bu miktarda parası olduğunu öylece unutmazlar. | Open Subtitles | أهل العقل السليم لا ينسون المال من هذا القبيل |
| Anne ve babalar bir hatayı asla unutmazlar. | Open Subtitles | بما في ذلك الفوائد لعقود من الزمان... الآباء لا ينسون أي غلطة |
| Kötü insanlar. Benim gibi. Yaptıklarımı unutmazlar. | Open Subtitles | أناس أشرار، أناس مثلي أناس لا ينسون |
| Her gösteriden sonra, pratik yapmayı unutmazlar. | Open Subtitles | بعد كل عرض لا يودوا أن ينسوا الممارسة |
| Ya da birbirlerine karşı zorunluluklarını unutmazlar. | Open Subtitles | أو ينسوا التزاماتهم تجاه بعضهم البعض |
| Öte yandan kediler avlanmayı ve öldürmeyi asla unutmazlar. | Open Subtitles | حسناً، لكن قطة- - لن ينسوا أبداً كيف يصطادون ويقتلون |
| Filler asla unutmazlar. | Open Subtitles | الفيلة أبداً لا تَنْسي. |
| Böylece onu hemen unutmazlar. | Open Subtitles | حتي لا ينسوة بسرعة ؟ |
| Sen onların babasısın, seni asla unutmazlar. | Open Subtitles | أنك أباهم، لن ينسوك أبداً |