uydu görüntülerine erişimleri vardı. | TED | كان لديهم القدرة على الحصول على صور الأقمار الصناعية. |
O günün uydu görüntülerine ihtiyacı var ve o gün hiç biri çalışmıyordu. | Open Subtitles | وهي في حاجة الى صور الأقمار الصناعية من ذلك اليوم، ولكن لم يكن يعمل أياً منها |
uydu görüntülerine göre enkaz, 97 metre çapında bir alana dağılmış. | Open Subtitles | صور الأقمار الصناعية تظهر أن حطام الطائرة ينتشر عبر دائرة نصف قطرها 97 ياردة |
Önümüzdeki bir iki dakika içinde uydu görüntülerine erişebilecek miyiz? | Open Subtitles | هل سأحصل على) تغطية القمر الصناعي خلال دقيقة أو اثنتين؟ |
Bölgenin uydu görüntülerine ihtiyacım var. | Open Subtitles | أحتاج صور الأقمار الصناعية على أرض الواقع. |
GlobalXplorer, uydu görüntülerine bakarak dünyadaki her insana antik alanları saptamaları için yardımcı olan online bir kitle kaynak platformu. | TED | جلوبال إكسبلورر هي منصة إلكترونية تعتمد على التعهيد الجماعي وتسمح لأي شخص في العالم بالمساعدة في رسم خريطة للمواقع القديمة من خلال النظر إلى صور الأقمار الصناعية. |
Chase Childs önderliğindeki ekibim, uydu görüntülerine bakmaya başladı. | TED | قام فريقي، بقيادة "تشيس تشايلدز"، بالبدأ فعليّا بالنظر إلى بعض من صور الأقمار الصناعية. |
Ulusal Keşif Ofisi'nden alınan uydu görüntülerine göre Nassar az sayıda araç konvoyu ile iki dakika önce bölgeden ayrıImış. | Open Subtitles | صور الأقمار الصناعية تؤكد أن (نصّار) غادر المُجمع منذ دقيتين في قافلة شاحنات صغيرة |