Ama sonra öğrendik ki uyuşturulmuş. | Open Subtitles | وبعد ذلك، بالطبع علِمنا أنَّه قد تم تخديره |
Kemik iliği deneyi çok acı vericidir ve aşırı derecede uyuşturulmuş durumda. | Open Subtitles | تجربة نخاع العظم شديدة الألم وقد تم تخديره بجرعات كبيرة |
uyuşturulmuş şekilde tutulduğu yerden kaçtıysa.... ...sanırım orası çok uzakta değil. | Open Subtitles | وإذا كانت تتسكع هنا مخدرة فلابدوأنهاهربت... أتوقع من مكان قريب |
Gözün uyuşturulmuş olduğundan hiçbir şey hissetmeyeceksin. | Open Subtitles | لن تشعر بها العين مخدرة |
Gidebilirsiniz ama uyuşturulmuş durumda. | Open Subtitles | يمكنكم رؤيته ولكنه تحت التخدير |
Tamamen bağlanmış, tamamen uyuşturulmuş bir hastanın... şu hava menfezinden çıkıp ızgarayı yerine taktığını... ve havalandırma sisteminin içinde sürünerek kaçtığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | حسنا ، أتحاولين اخبارى انه كان مقيدا باحكام ومخدرا وقد هرب بطريقة ما وخلف ذلك وراءه ومن ثم دخل الى نظام التهوية |
Yapmış olsaydık, hasta saatler önce uyuşturulmuş olacaktı, bu da karısına saldırmasını önleyecekti. | Open Subtitles | لو فعلنا لكان المريض مخدرا قبل ساعات و لن يكون قادرا على التصرف مثل كريس براون معها |
uyuşturulmuş. Hiçbir şey hatırlayamıyor ama zarar görmemiş. | Open Subtitles | مخدره ولاتتذكر شيئاً ولكن لم تصب باي أذى |
Nöbetçi uyuşturulmuş ve bilinci kayıp halde bırakılmış. | Open Subtitles | تم تخديره الحارس وترك فاقدا للوعي. |
Ve tamamen uyuşturulmuş muydu? | Open Subtitles | وهل تم تخديره ؟ |
-Ama uyuşturulmuş da. | Open Subtitles | لكن قد تم تخديره أيضاً |
uyuşturulmuş. | Open Subtitles | لقد تم تخديره.. |
Yani ablam götür uyuşturulmuş vardı. | Open Subtitles | لذا أختي كان لي تخديره جديد |
Telefondaki ses bir yere kapatılmış ve uyuşturulmuş gibiydi. | Open Subtitles | و كأنها محتجزة و انها مخدرة |
Kız kesinlikle uyuşturulmuş. | Open Subtitles | كانت مخدرة بالتأكيد. |
- uyuşturulmuş mu? | Open Subtitles | حسنا ,هل كانت مخدرة ؟ |
Gidebilirsiniz ama uyuşturulmuş durumda. | Open Subtitles | يمكنكم رؤيته ولكنه تحت التخدير |
Tamamen bağlanmış, tamamen uyuşturulmuş bir hastanın... şu hava menfezinden çıkıp ızgarayı yerine taktığını... ve havalandırma sisteminin içinde sürünerek kaçtığını mı söylüyorsun? | Open Subtitles | حسنا ، أتحاولين اخبارى انه كان مقيدا باحكام ومخدرا وقد هرب بطريقة ما وخلف ذلك وراءه ومن ثم دخل الى نظام التهوية |
Kahrolası bir tankın içinde uyuşturulmuş halde! | Open Subtitles | مخدرا في خزان لعين! |
uyuşturulmuş ve sıkıca bağlanmış. | Open Subtitles | مخدره كليا ومقيده فى كرسى |
Kusmanızı da sağlıyordu. Sanırım uyuşturulmuş olabiliriz. | Open Subtitles | تجعلك تندفع أيضاً، أعتقد أنه قد تم تخديرنا. |