"uzatmanın" - Traduction Turc en Arabe

    • إطالة
        
    • لإطالة
        
    • لخطاب
        
    Adli süreci uzatmanın bu eyaleti ve ülkeyi emsalsiz ve gereksiz... Open Subtitles أن إطالة العملية القضائية يدفع هذه الولاية و البلاد
    Onlar kazandı. Savaşı uzatmanın iki tarafa da faydası yok. Open Subtitles لقد فازوا، ليس هناك جدي من إطالة القتال من كلا الطرفين.
    Bu bayağı kavgayı uzatmanın anlamı yoktu bu yüzden daireme döndüm. Open Subtitles بدا أنه لا فائدة من إطالة ... هذا الشجار المُبتذل لذا عدتُ إلى شقتـي
    Bunu uzatmanın gereği yok. Open Subtitles ‫ليست هناك حاجة لإطالة هذا
    Benimle gel Chay-Ara ve hayatını uzatmanın bir yolunu bulayım. Open Subtitles تعالي معي (شيارا) وسأجد طريقة لإطالة حياتك
    Bu kulağa çılgınca gelecek ama lafı uzatmanın anlamı yok. Open Subtitles سيبدو هذا جنونيا , ولكن ليس لدينا وقت لخطاب عن الحقيقة كاملة الآن
    Bu süreci uzatmanın hiçbir faydası yok. Open Subtitles ولكن إطالة الأمر سيكون بلا معنى
    Bu işi uzatmanın bir manası yok. Open Subtitles إطالة هذا غير مجدي.
    Bahsedeceğim ilk şey yaşamı kısmen uzatmanın nasıl mümkün olduğudur 30 lu yaşlar olarak tanımlayacağım, yani başladığında orta yaşlardayken - yaşlanmayı yenme olarak adlandıracağımız durumda TED في الجزء الأوّل سأتكلّم عن... كيف يمكننا (نظرياً) إطالة العمر (البيولوجي)... حوالي الثّلاثين عاماً... وذلك على اعتبار كون الشّخص في منتصف الخمسينيات... عندما نبدأ في العمل معه... أمّا في الجزء الثّاني فأظهر لكم إمكانيّة أن نصل إلى حدّ إيقاف ما يدعى بالشّيخوخة تماماً!
    Bu kulağa çılgınca gelecek ama lafı uzatmanın anlamı yok. Open Subtitles سيبدو هذا جنونيا , ولكن ليس لدينا وقت لخطاب عن الحقيقة كاملة الآن

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus