Sorun kısa vade yaşananların ne kadar süreceğinde. | TED | والسؤال هو سواء كان المدى القصير سيستمر. |
GB: Bence, insanları Britanya'nın uzun vade çıkarları için, Amerika'nın uzun vade çıkarları için, dünyanın geri kalanıyla düzgün ilişkiler kurmanın ve gerekli adımları atmanın şart olduğuna ikna etmeliyiz. | TED | غوردن: اعتقد اننا يمكن ان نقنع الناس بان الضروري لمصلحة بريطانيا على المدى البعيد، لمصلحة أمريكا على المدى البعيد، هو التواصل الجيد مع باقي دول العالم وإتخاذ الإجراءات اللازمة لذلك. |
Şunu unutuyorsun-- uzun vade benim... ve arkadaşın da benim yolumda. | Open Subtitles | ،بدأت تنسين أني أنا المدى الطويل نفسه وصاحبك يمضي بطريقي |
Araziyi paylaştırıp, bir kısmını kısa vade içerisinde bağa çevirmeyi düşünüyoruz. | Open Subtitles | نعتقد بأن إعادة تقسيم الأرض وتحويلها الى حقل هو تحرّك ذكي على المدى الطويل |
Uzun vade efektlerini bilmiyoruz. Güvenilmez. | Open Subtitles | لا نعرف ما هي العوارض على المدى البعيد هذا قرار غير مسؤول |
Uzun vade de ise... ülser olup çıkacaksın. | Open Subtitles | لكن عل المدى الطويل هذا الأمر سيتسبب لك بتقرحات |
Ben uzun vade plan yaparak size hizmet etmeye çalışıyorum. | Open Subtitles | أحاول خدمتك من خلال التخطيط على المدى الطويل. |
Uzun vade gelmiş gibi yapsak, efendim? | Open Subtitles | هل نتظاهر أن المدى البعيد لم يصل ؟ |
Senin gerçekliğine göre, uzun vade nedir? | Open Subtitles | ما هو المدى البعيد الذي تتوقعه؟ |
Uzun vade de demek istedin herhalde. | Open Subtitles | تقصديـن على المدى الطويـل |
Uzun vade efekt filan yok. | Open Subtitles | لا يوجد عوارض بعيدة المدى |
Bu kısa vade içindi. | Open Subtitles | هذا الحل على المدى القصير |