| Gloria da vaftiz töreni için başıma bin türlü iş açıp duruyor. | Open Subtitles | الان غلوريا تجعلني أتنقل بسرعة لأقوم بألف أمر قبل التعميد |
| - Maura plastikleri kullanabiliriz. - vaftiz töreni için mi? | Open Subtitles | مورا ، ينبغي علينا أن نستخدم البلاستيك من أجل التعميد ؟ |
| Fazla bir zaman olmadığını biliyorum ama vaftiz töreni ayın 24'ünde. | Open Subtitles | حقاً إنه أعرف أنني لم أخبرك قبل الآن لكن التعميد في الرابع والعشرين |
| Dün bir vaftiz töreni yoktu asIında. YaIan söyIedim. | Open Subtitles | لم يكن هناك تعميد طفل منذ أيام، أنت كذبت. |
| vaftiz töreni yerine taç takma töreni planlıyoruz. | Open Subtitles | قد تظنين أننا نخطط لتتويج بدلاً من تعميد |
| Nelson, Noel'den bir gün önce vaftiz töreni yapamazsın. | Open Subtitles | كانون الأول نيلسون ... لا يمكنك تعميده في عشية عيد الميلاد |
| vaftiz töreni için yaptırdım. | Open Subtitles | فقد أمرت بصنعها من أجل حفل التعميد |
| Şimdi, yarınki vaftiz töreni için yardıma ihtiyacın var mı? | Open Subtitles | أتحتاجين إلى مساعة في التعميد غداً ؟ |
| vaftiz töreni duyurum işe yaradı. | Open Subtitles | حسنا, ذلك التعميد جرى على ما يرام |
| Bu senin için bir tür içsel vaftiz töreni. | Open Subtitles | هذا نوع من التعميد الداخلي بالنسبة لك، |
| Seni tebrik etmek istedim. Oğlunun vaftiz töreni harikaydı. | Open Subtitles | كنت أنوي تهنئك على التعميد الرائع لإبنك |
| Geldiler, haberi saldık ve bu büyük etkinlik onların katılımıyla "Geleceğe Dönüş" deliğinin vaftiz töreni haline geldi. | Open Subtitles | حتى خروجهم، أصبح هذا الحدث الكبير معهم التعميد "العودة إلى المستقبل" حفرة. |
| vaftiz töreni için bir sorun yok. | Open Subtitles | كلا، الامر ليس من أجل التعميد. |
| vaftiz töreni için konuşacağım, Kerry'yi ver. | Open Subtitles | (دعيني أتحدث لـ(كيري (أريد أن أتحدث بأمر (التعميد |
| vaftiz töreni planlıyoruz. | Open Subtitles | نحن نخطط لحفله التعميد |
| Sonra vaftiz töreni olur. | Open Subtitles | ثم طقوس التعميد |
| vaftiz töreni sadece parti vermek için bir bahane değildir Kevin. | Open Subtitles | التعميد أكثر من مجرد عذر لإقامة حفلة يا (كيفين) |
| Gören de vaftiz töreni değil, taç giyme töreni planlıyoruz sanır. | Open Subtitles | قد تظنين أننا نخطط لتتويج بدلاً من تعميد |
| Bu sürede görevini yaptın mı-- cenazeler, vaftiz töreni, hatta bingo. | Open Subtitles | لم يكن هناك أيّ شيء يؤكّد ذلك لا جنازات ، أو وثائق تعميد ، أو حتى البنغو |
| İki vaftiz töreni olsun demiştim. Biri onunkiler diğeri benimkiler için. | Open Subtitles | قلت أنني أريد حفلتي تعميد واحدة لطبقته وأخرى لطبقتي |
| Bu akşamki vaftiz töreni için hazır mı? | Open Subtitles | أمُستعد من أجل تعميده الليلة؟ |