-Evet, vakayı alırsak çok az vaktimiz olacak. | Open Subtitles | إذا عملنا على القضية سيكون لدينا وقت قصير للتحقيق |
Merak etme. Rusya'ya gittiğimizde erkek erkeğe konuşacak çok vaktimiz olacak. | Open Subtitles | لا تقلق سيكون لدينا وقت للدردشه عندما نعود لروسيا |
Oraya vardığımızda, şişkoyu çiğnemek için bir sürü vaktimiz olacak. | Open Subtitles | عندما نصل، سيكون لدينا الوقت لمضغ الدهون |
Kendisini anmak için vaktimiz olacak. | Open Subtitles | سيكون لدينا الوقت للحزن على وفاته، لكن كما هو الحال |
Görevimiz bittikten sonra hazine için vaktimiz olacak. | Open Subtitles | سيكون هناك وقت بما فيه الكفاية للكنز بعد انهاء مهمتنا |
Tabi ki. Yemekten sonra bolca vaktimiz olacak. | Open Subtitles | بالطبع ، سيكون هناك وقت كافي للتحدث على العشاء |
Bir gün her şey için fazlasıyla vaktimiz olacak. | Open Subtitles | سأعلمك. يوماً ما سيكون لدينا متسع من الوقت |
Önce atardamarı kesip çıkaracağım, sinirler duyularını kaybetmeden önce, iki dakikadan daha az vaktimiz olacak. | Open Subtitles | عندماأستأصلالشريان, سيكون أمامنا أقل من دقيقتين قبل ان تفقد الأعصاب احساسها |
Bunu akıttığımızda boruyu geçirmek için yeterli vaktimiz olacak. | Open Subtitles | بمجرد ان نفرغ هذا, سيكون لدينا وقت قليل من أجل ادخال الانبوب |
Konuşacak çok vaktimiz olacak. Biz evleniyoruz. | Open Subtitles | سيكون لدينا وقت طويل للحديث إننا سنتزوج |
Afiyet olsun, Bay Poirot. Konuşmak için daha sonra vaktimiz olacak. | Open Subtitles | استمتع بعشائك يا سيد "بوارو" و سيكون لدينا وقت لإلقاء الخطب لاحقاً |
Sonra, açıklamak için çok vaktimiz olacak. | Open Subtitles | سيكون لدينا وقت كثير لاحقاً لأشرح لكم |
Ama bunu yapmaya yetecek kadar vaktimiz olacak mı? | Open Subtitles | و لكن هل سيكون لدينا الوقت لفعل هذا؟ |
Hastanede konuşacak vaktimiz olacak. | Open Subtitles | سيكون لدينا الوقت للتحدث في المستشفى |
Yapmamız gereken şey için yeterli vaktimiz olacak. | Open Subtitles | سيكون لدينا الوقت الكافي لإنجاز ما نريد |
Detayları konuşmak için bir sürü vaktimiz olacak ama işleme geçmeden önce bu sözleşmeyi imzalamalısın. | Open Subtitles | سيكون هناك وقت وفير لشرح التفاصيل فيما بعد، ولكن قبل أن نستأنف، |
Bunun için çok vaktimiz olacak Baba. | Open Subtitles | سيكون هناك وقت كاف لهذا يا أبى |
- Sorular için daha sonra vaktimiz olacak. | Open Subtitles | سيكون هناك وقت للأسئلة لاحقاً |
Eski mekanda bunun için vaktimiz olacak. | Open Subtitles | سيكون لدينا متسع من الوقت في المكان القديم. |
Bunu konuşmak için bolca vaktimiz olacak, uçan çocuk. | Open Subtitles | لدينا متسع من الوقت لنتجادل حيال هذا لاحقًا، أيها الفتى الطائر |
Daha sonra iyi yaşamak için bolca vaktimiz olacak. | Open Subtitles | سيكون أمامنا وقت كثير لنعيش ونستمتع |