"valizini" - Traduction Turc en Arabe

    • حقائبك
        
    • حقيبتك
        
    • حقيبته
        
    • أمتعة
        
    • أمتعتك
        
    • حقائبها
        
    • حقيبةً
        
    • حقيبتكِ
        
    Valizini taşımaya yardım edebilirim, Ana, ...gerçekten ağırlar. Open Subtitles وبهذه الطريقة يمكن لي أن أساعدك في حقائبك, آنا, إنها ثقيلة بالفعل.
    Valizini toplamalısın. Open Subtitles اوه, ربما يجب عليك الانتهاء من توضيب حقائبك
    Hatta eğer istersen, Valizini ben hazırlarım. Senin bundan ne kadar nefret ettiğini biliyorum. Open Subtitles سوف اجهز لك حقيبتك لو شئت, اعرف كم تكره هذا
    Nasıl olsa, eve gelip Valizini almak zorundaydın. Open Subtitles على أي حال, يجب عليك القدوم للمنزل لأخذ حقيبتك.
    Bay orta yaş krizi eve geldi, Valizini evin orta yerine bıraktı ve ayrılmak istediğini söyledi. Open Subtitles زوجي جاء للمنزل .. رمى حقيبته .. وقف في وسط غرفة المعيشة وطلب الطلاق
    Şimdi resepsiyondaki adama odama yanlışlıkla bir adamın Valizini getirdiklerini söyledim. Open Subtitles كما أخبرت رجال الأمن، لقد أحضروا أمتعة رجالاً ما بالخطأ إلى غرفتي.
    Görünen o ki Valizini almayı ihmal etmemişsiniz. Open Subtitles حسنا، أراك حصلت على بعض أمتعتك من على متن السفينة.
    Sonra, sim ve gözyaşı dolu Valizini sürükleyerek Lima'ya geri döndün. Open Subtitles من ثم عدتي إلى لايما مع حقائبك مليئة بالدموع و hgfvdr
    Dolayısıyla henüz Valizini toplama. Ekonomi sınıfında kılık değiştirerek buraya gelebildim. Alelade kişiler arasında oturup alelade nezle kaptım. Open Subtitles لذا لا توضب حقائبك في الوقت الحالي كان علي أن أستعمل التمويه و الدرجه الإقتصاديه لأصل إلى هنا أن تجلس مع رجل عادي ..
    Yemek yiyip Valizini boşaltmak mı, Valizini boşaltıp yemek mi ya da valizi boşaltırken de yiyebiliriz. Open Subtitles تأكلين أولا ثم تفرغين حقائبك أو تفرغين حقائبك اولا ثم تأكلين؟ -أو تريدين أن تأكلي وانت تفرغي حقائبك
    Yukarı çık ve Valizini boşalt. Tamam, anne. Open Subtitles والآن اذهبي للأعلى وافرغي حقائبك
    Yukarı çık ve Valizini boşalt. Tamam, anne. Open Subtitles والان اذهبي للأعلى وافرغي حقائبك
    Sorun degil çünkü o esek ölüsü gibi Valizini tasirken omzum çikti. Open Subtitles الأمر الذي أعتبره جيداً لإنني خلعت ذراعي بينما أحمل حقيبتك الثقيلة تلك حسناً
    - Ama Valizini gözünden kaçırdı. Open Subtitles -إنه لم يكسر أنفي -و لكنه ألفى نظرة على حقيبتك
    Valizini de arabaya şu "Pete" yüklese hoş olmaz mıydı? Open Subtitles أولم يكن من اللائق ب(بيت) أن يضع حقيبتك بسيارته ؟
    Susan ben... galiba senin Valizini almışım. Open Subtitles سوزن ،، أنا أعتقد أنني أخذت حقيبتك
    - Valizini açabilirsin. Gitmiyoruz. Open Subtitles يمكنك أن تعيد حقيبتك جونير" نحن لن نذهب
    Çalınmıştır, Vegas'a gitmden önce Valizini hazırlardı. Open Subtitles يجب أن تكون سُرقت هو دائماً يعبأ حقيبته عند الذهاب لـ لاس فيغاس
    Herkesin Valizini hazırladım azık yaptım, biletleri kontrol ettim kimsenin kaybolmamasını sağladım. Open Subtitles لقد حزمت أمتعة الجميع أعددت الوجبات الخفيفه تفقدت التذاكر حرصت على الا يضيع احد ومالذي فعلته انت؟
    Şimdi eve gidip Valizini hazırlamalısın, ...çünkü yarın Houston'da açılışta sahne alıyorsun. Open Subtitles حَسناً، أظن بأن عليكي الذهاب للمنزل وحزم أمتعتك الآن لأنك سوف تُقدمِين لشخص ما غداً في هوستن
    O yüzden Valizini... mayosunu, yazlık elbiselerini sandaletlerini ve güneş gözlüğünü aldım, Open Subtitles إلى رحلة بحرية مفاجئة لمدة 3 أيام إلى المكسيك .. لأجل ذلك سآخذ حقائبها و ثوب السباحة و لباسها الصيفي
    Bir süre benimle kalacaksın. Valizini hazırlamanı istiyorum. Open Subtitles ستبقين معي لبعض الوقت، أريدكِ أن تحزمي حقيبةً
    Valizini toplasan iyi olur. Open Subtitles يُجدر بكِ توضيب حقيبتكِ

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus