"vancouver'" - Traduction Turc en Arabe

    • فانكوفر
        
    • فان كوفر
        
    • مجمدا
        
    Vancouver ve New York'taki ofisimizin dışında dünyanın her tarafında inşa ediyorum. TED بنيت حول العالم خارج مكاتبنا في فانكوفر ونيويورك.
    Bu yalnızca fiziksel benzerlik yaratmıyor, sosyal benzerlik de yaratıyor, çünkü bu binaların inşası daha pahalı ve dünyanın her yanında şehirlerde parasal bir krize yol açıyor, buna Vancouver gibi yerler de dâhil. TED وذلك لا يخلق تشابه بالشكل، فحسب، بل انه يخلق تماثل اجتماعي، لأن هذه المجمعات ذات تكلفه أعلى، و ساعدت على خلق أزمة أزمة بأسعار معقولة. في مدن حول العالم، بما في ذلك مدينة فانكوفر
    Görünen o ki Vancouver'ın kara alanının yaklaşık yarısını demek bu. TED تبيّن أنّها ستحتاج إلى نصف مساحة أراضي فانكوفر تقريبًا.
    Vancouver'ın, dünyadaki diğer tüm şehirlerden daha çok Playboy güzeli çıkardığını biliyor musun? Open Subtitles هل تعلم أن فان كوفر بها أكثر ملاهي ليلية بالنسبة لأي مدينة بالعالم
    Teddy Fraiser ve ekibi, daha geçen sene Vancouver'da enselendi. Open Subtitles مثل فريق تريدي فرايسر الذى اصبح مجمدا في السجن العام الماضي
    Ben burada bulunurken, -burada bulunmaktan çok gurur duyuyorum, Mhaswad'tan Vancouver'a. TED وأنا أقف هنا، أشعرُ بالفخر وأنا أقف هنا. من مدينة مهسواد في الهند إلى مدينة فانكوفر في كندا.
    TED rozetinizi kaybedip sonrasında hemen üç günlük bir Vancouver tatili nasıl olur diye düşünmeye başladığınız oldu mu? TED هل سبق أن أضعت بطاقة TED خاصتك وبعدها مباشرة بدأت تتخيل كيف تبدو 3 أيام إجازة في فانكوفر ؟
    Birkaç yıl önce, Vancouver'den çok da uzak olmayan bir adada yaşlı bir kabile üyesiyle tanışmak benim için şanstı. TED قبل بضعة سنوات، كان من جميل حظي أن أقابل شيخ قبيلة على جزيرة ليست ببعيدة عن مدينة فانكوفر.
    Ne kadar kuru olduğuna bir örnek: Burada Vancouver'da her yıl 1.000 mm yağmur yağdığını düşünün. TED لأعطيكم فكرة إلى أي درجة هي جافة، هنا في فانكوفر تمطر أكثر من 1000 مليمتر سنوياً.
    Sanırım uçağın tam olarak iki saat önce Vancouver'a iniş yaptı. TED أعتقد أن طائرتك قد هبطت منذ ساعتين حرفيًا في فانكوفر.
    Neredeyse iki yıl süren evrak işleri ve beklemeden sonra, destek olacağımız ailenin altı haftadan daha kısa bir sürede Vancouver'a geleceğini öğrendik. TED بعد حوالي عامين من المعاملات الورقية والانتظار علمنا أن أسرتنا ستصل إلى فانكوفر في أقل من ست أسابيع
    Bu zorluklardan biri de şu anda bulunduğum noktadan birkaç blok uzakta, yani Vancouver'ın Downtown Eastside bölgesinde. TED أحد هذه التحديات يوجد على بعد مباني صغيرة من حيث أقف الآن في وسط المدينة شرق فانكوفر.
    Eric: 50 derece ve Vancouver'da yağmur yağıyor. TED انها 50 درجة وانها ممطرة هنا في فانكوفر.
    Birkaç gün önce Paris'ten Vancouver'a indim. TED أنا فقط نزلت في فانكوفر من باريس قبل بضعة أيام.
    Örnek olarak, memleketim Vancouver açıklarında yaşayan güney yerleşkesi katil balinalarını ele alalım. TED لذا خذوا، هذا المثال، الحيتان القاتلة الجنوبية التي تقطن في المياه المُقابلة لمسقط رأسي فانكوفر.
    Size çok önemli bir şey söylememe izin verin. Hintli fotoğrafçı Bay Rahul Sharma Vancouver'da... Open Subtitles يقيم في فانكوفر مصور هندي يدعى راهول شارما
    Ama Jonny dört yıldır Vancouver'daydı. Open Subtitles لكن جوني كَانَ .في فانكوفر لأربع سَنَوات
    'Ufuk'un ne olduğunu teyit edemedi ama artık onun Vancouver'da güvenli bir kasada olduğunu biliyoruz. Open Subtitles هو لا يستطيع أن يؤكّد ما الأفق. لكنّنا نعرف بأنّه في صندوق الإيداع الآمن في فانكوفر في مصرف الملكات.
    Vancouver'a nasıl gideceğimizi düşünmeliyiz. Open Subtitles الآن علينا أن نكتشف كيف سنصل إلى فان كوفر
    Vancouver'a gidiyoruz, ve gerçekten de çok minnettarız. Open Subtitles نحن في طريقنا إلى فان كوفر وأنا فعلاً أقدر هذا
    Vancouver'da liseden birinci sınıf onurla mezun oldu Open Subtitles طالبة متميزة منذ الثانوية العامة تخرجت من "فان كوفر"
    Teddy Fraiser ve ekibi geçen sene Vancouver'da yakalandılar. Open Subtitles مثل فريق تريدي فرايسر الذى اصبح مجمدا في السجن العام الماضي

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus