"vazonun" - Traduction Turc en Arabe

    • الجرة
        
    • الزهرية
        
    • الجرّة
        
    • المزهرية
        
    • مزهرية
        
    • جرّتك
        
    Kıpırdama! vazonun gerçek olup olmadığından emin değilim. Open Subtitles ليس بعد، لسنا واثقين من أن هذه الجرة حقيقية بعد
    Ve bu vazonun içinde hazinenin anahtarı mı var? Open Subtitles ...إذاً هم يريدون الجرة مقابل يطلقوا سراحها، أليس كذلك؟
    O vazonun 600 yıllık olduğuna inanabiliyor musun? Open Subtitles ـ أتصدق أن تلك الزهرية تعود إلى 600 سنة خلت ؟
    Ama ikinci vazoya bakarsanız vazonun alt kısmında yerinde olmayan bir tane boncuk var. Open Subtitles ولن إن نظرت الى الزهرية الآخرى فيوجد حبه واحده فى قاع الوعاء خارج مكانها
    Dr. Bilac bizim ötemizde, görünmeyen ama güçlü ve vazonun kendisi kadar gerçek bir dünya olduğunu öğrenmişti. Open Subtitles تعلّم الدّكتور بيلاك هناك a عالم ما بعد ملكنا، غير مرئي لكن قوي، وكحقيقي في الجرّة بنفسها.
    vazonun dibindeki küçük yazıda ne yazıyor acaba? Open Subtitles ماذا تقول الكتابة الصغيرة في قاع المزهرية ؟
    Ve pembe filli vazonun aksine, bu ilk bakışta aşktı. TED وعلى عكس مزهرية الفيل الوردي، كان هذا نوعًا من الحب من أول نظرة.
    Elbette! Bu vazonun önemini pek bilmiyorum, ama bir yaşamdan önemli değil! Open Subtitles طبعاً، حياة إمرأة عندى أهم من هذه الجرة
    - O vazonun içindekilerin neden asla aleyhime delil olarak kullanılamayacağını biliyor musun? Open Subtitles -هل تعلم بأن وجود المسدس بداخل هذه الجرة لا يمكن أن يستخدم كدليل اثبات ضدي ؟
    vazonun boş olduğunu fark etmiştim çünkü. Open Subtitles اكتشفت أن الجرة فارغة.
    — Ben vazonun koruyucusuyum. Open Subtitles -أنا حارسة الجرة -ماذا؟
    vazonun yanına geç ve yakala bunu. Open Subtitles أخرج الزهرية المغنية وأمسك هذه
    Elbette sehpanın üstünde Atrocksan vazonun olması büyük bir hata. Open Subtitles ... تلك الزهرية التي تستضيفهـا المنضدة الصغيرة مُدنسة
    vazonun dibindeki o siyah nesne bir fünye. Open Subtitles الغرض الاسود في أسفل الزهرية هو مفجر
    vazonun gardiyanı. Open Subtitles أنا حارسة الجرّة
    Gus, vazonun içindeki külleri bir ipucuydu Open Subtitles جـاس)، رماده كان في الجرّة) لقد كان مجرد مفتاح لحلّ اللغز
    vazonun dibine aspirin koymayı unutma. Open Subtitles لا تنسي أن تضعي بعض الأسبرين في المزهرية
    Objenin kendine ait bir tütüsü bile var. (Gülüşmeler) vazonun dibinde duran bu küçük, volanlı, süslü, altlı parça. TED بل إن لهذا الثمثال توتو الخاص به. (ضحك) هذا الطرف النهائي الصغير اللامع الذي يجلس في الجزء السفلي من المزهرية.
    Leonardo zamanlarımda nasıl pembe Sèvres vazonun olmaması imkânsızsa, o şekilde. TED بطريقة أعتقد أنها كانت مستحيلة لولا مزهرية السيرفس الوردي أيام ليوناردو الخاصة بي.
    Halam seni aşağılayıp, hakaret ederken vazonun içindeki hayaletten bahseden seni anlamak çok zor. Open Subtitles يا من تحدثي عن شبح في مزهرية بينما عمتي تحاول احراجك
    O zaman nasıl oldu da senin korku mahzeninin içindeki bir vazonun içine hapsoldu. Open Subtitles كيف وصلت إلى داخل جرّتك إذاً؟ داخل خزنتك السرّيّة المرعبة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus