"ve çabuk" - Traduction Turc en Arabe

    • و بسرعة
        
    • وسريعة
        
    • بسرعة و
        
    • و سريع
        
    • الأمر أسرع وأيسر
        
    İzleyin. Kaynağını bulun ve çabuk olun. Gaz seviyesi nedir? Open Subtitles تعقبيها، جدي من أين تأتي و بسرعة مستوى الغاز ؟
    Diğerleri de öbür tarafa geçsin. Bunu çok sessiz ve çabuk bir şekilde yapın. Open Subtitles النصف الآخر يذهبون بهذا الاتجاه.قوموا بذلك بهدوء من فضلكم و بسرعة
    Bu tarz boyun operasyonları standarttır ve çabuk biterler. TED عمليات العنق كهذه، هي عمليات مُوحَّدة وسريعة.
    "Herkes seni beladan ucuza ve çabuk kurtarmak için fikirler verecektir. Open Subtitles ينصحك الجميع كيف تتخلص من المشاكل بصورة رخيصة وسريعة
    Londra bu yükselişin yayılmadan hızlı ve çabuk bir şekilde durdurulmasını istiyor. Open Subtitles لندن تريد أن تخمد التمرد بسرعة و قوة , قبل أن ينتشر
    İnsanlık dışı. Birinin ölmesine izin verilirse, iğne yaparsın, acısız ve çabuk biter. Open Subtitles أنه أمر غير انساني ، اذا أراد الشخص الموت اذاً أحقنه ،هذا اقل ألماً و سريع..
    Bırak ben yapayım şunu. Daha kolay ve çabuk olur! Open Subtitles دعني أقوم بذلك سيكون الأمر أسرع وأيسر
    Kesinlikle, ama magnezyum çok şiddetli ve çabuk yanar. Open Subtitles بالضبط، ولكن المغنيسيوم يحترق بشدة و بسرعة
    Tabii ki silahlılar. Bu yüzden harekete geçmeliyiz ve çabuk olmalıyız. Open Subtitles بالتأكيد هم مسلّحون لذا علينا التحرّك، و بسرعة
    Bunu hızlı ve çabuk halledeceğim. Open Subtitles علي التعامل مع هذا الأمر بلطف و بسرعة
    Altın nerede söyle bana ve çabuk ol, köpek. Open Subtitles اخبرني أين الذهب و بسرعة يا كلب
    Altın nerede söyle bana, ve çabuk ol, köpek. Open Subtitles اخبرني أين الذهب و بسرعة يا كلب
    O zaman yapabileceğimizi kanıtlamalıyız. ve çabuk bir şekilde. Open Subtitles لذا ينبغي علينا أن نثبت عكس ذلك و بسرعة
    Sen evrimleşmiş, toleranslı ve çabuk uyum sağlayan birisin. Open Subtitles أنا أفهم الأمر حسناً أنت متحضرة جداً ومتسامحة وسريعة التكيف
    Onu ne kadar sevdiğini biliyorum ama fevri ve çabuk parlayan birisin. Open Subtitles أعلم كم أنتِ تحبينه ولكنكِ كنتِ متهوره وسريعة الغضب
    Yola çıkarken donmuş gıda ve çabuk bozulacak yiyecek almazsın. Open Subtitles أنت لا تأخذ أطعمة مجمدة وسريعة التلف
    Keskin dönüşler yapabilen ve çabuk hızlanan bir arabaya ihtiyacınız vardır. Open Subtitles تحتاج سيارة للمنعطفات الحادة وسريعة
    Pastayı her kim yerse kötü ve çabuk ölür. Open Subtitles كل من يأكل من هذه الفطيرة يموت بسرعة و بأسوأ الطرق
    Hareketlerimiz sessiz ve çabuk olmalı. Open Subtitles يجب أن نتحرك بسرعة و بهدوء لا تلمسوا أي شئ
    Tamam, bak, bir liste yapmanı istiyorum. Sessiz ve çabuk halledilmesini istiyorum. Open Subtitles حسناً، أنصت إلي، أريدك أن تعد قائمة لي أريد أن تُنجز هذا بسرعة و سرّية
    Adilane ve çabuk. Open Subtitles حُكم عادل و سريع
    Bırak ben yapayım şunu. Daha kolay ve çabuk olur! Open Subtitles دعني أقوم بذلك سيكون الأمر أسرع وأيسر

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus