| Babanız ve arkadaşının, eski defterleri kapatamaması çok kötü. Özellikle böyle zamanlarda. | Open Subtitles | من المؤسف أن والدك وصديقه لن يعفوان عمّا سلف |
| Hey, babamın ve arkadaşının arasına kız mı sokacaksın? | Open Subtitles | . سَيكون ذلك طريف جداً أنت , تُريد أن تُحضر فتاة بين أبى وصديقه ؟ |
| Profesör ve arkadaşının şu anda nerede olduklarını söylemek ister misin? | Open Subtitles | أتوديأنتخبرينيأين يوجد... البرفسور وصديقه الآن؟ |
| Senin ve arkadaşının arazi dediğiniz bir şeyiniz vardı. | Open Subtitles | أنت وصديقك قمتما بما تدعونه بالإستيلاء على الأرض |
| Ortalıktan kaybolurum ve arkadaşının yavaş ve acılı bir ölümü olur. | Open Subtitles | حينها سأختفي وصديقك سينال ميتةً بطيئة وقاسية |
| Sen ve arkadaşının benim evimi aramasının öcünü alıyorum. | Open Subtitles | بسبب الليلة التى اتصلت فيها على أنت وصديقك |
| Bu Boris'in ve arkadaşının ruhları çağırdığı masa. | Open Subtitles | هذه هي الطاولة حيث قام السيد "بوريس" وصديقه بعملية تحضير الأرواح |
| Powell ve arkadaşının işine bakılacak. Sen sadece son ödememi hazırladığına emin ol. | Open Subtitles | سيتم الإعتناء بـ(باويل) وصديقه تأكد فقط من تجهيز دفعتي الأخيرة |
| Patrick ve arkadaşının | Open Subtitles | قال بأن (باتريك) وصديقه |
| Sen ve arkadaşının bir seferinde altı kişi öldürülüyor. | Open Subtitles | ست أفراد ، يتم قتل ستة افراد في كل مرة أنت وصديقك .. |
| Bu bir ilaç ve arkadaşının buna ihtiyacı var. | Open Subtitles | إنها دواء، وصديقك بحاجة إليها. |
| Senin ve arkadaşının küçük bir köpeği olduğunu duydum. | Open Subtitles | سمعت أنك وصديقك لديكم كلب صغير |
| Sabrım tükeniyor ve arkadaşının da zamanı tükeniyor. | Open Subtitles | أنا ينفد الصبر، وصديقك يعمل من الوقت. |
| Sen ve arkadaşının peşine düştüğünüz bu adamları nereden bulduğunuzu söyleyecek misin artık? | Open Subtitles | بسرعة -أنتَ، هل ستخبرني كيف أنتَ وصديقك بالضبط ... |