Tek derdin saklanmak ve bizi yalnız bırakmaktı. | Open Subtitles | كل ما اعرفة انك كنت مختبئ ولن تاتى |
Geleceğimizi düşünüyoruz, ve bizi ona götürebilecek hamleler yapıyoruz, kararlar veriyoruz. | Open Subtitles | نحن نتصور مستقبلنا، ونحن نتخاذ خطوات وقرارات أن يقودنا في هذا الاتجاه |
Satranca çok çalıştı ve bizi değiştiğine inandırmaya çalıştı ama, yani o aslında hiç değişmemişti. | Open Subtitles | تعلم الشطرنج بجد وجعلنا نعتقد أنه يتحول ولكنه لم يتغير على الإطلاق |
Servetimizi artırsın ve bizi kutsasın... | Open Subtitles | هاث زيادة ثروتنا... ... وأنعم علينا... |
Annemiz ölmüş numarası yaptı oğullarını arkasında bıraktı yeni bir aile kurdu ve bizi sonsuza kadar unutmak için kendi yoluna baktı! | Open Subtitles | أمنا زيّفت موتها وهجرت ابنيها، وكوّنت أسرة جديدة وانطلقت في سبيلها لنسياننا للأبد. |
Beni güdüleyen buydu. Hepimizi güdüleyen bu ve bizi kurtaracak olan da bu. | Open Subtitles | هي ما تتحكّم بي وبنا جميعاً وهي التي ستنقذنا |
ve bizi karanlıktan çıkar. | Open Subtitles | وقدنا عبر الظلمات |
Fakat o atlılar bir anda ortaya çıkıp nereye gittiğimizi sordular ve bizi bırakıp ortadan kaybolmaları için dua ettik. | Open Subtitles | ولكن هؤلاء الفرسان، أتوا من العدم يسألونا عن وجهتنا ودعينا أن يتركونا نمضي |
uyanır ve bizi burada görür bu adil değil. | Open Subtitles | سوف تستيقظ وترانا بجانبها سوياً هذا ليس عدلاً |
Arabayı da aldılar atları da aldılar aklına gelebilecek her şeyi aldılar ve bizi, üç yıldır hayalet gölgesi bile görmeyen bu kasabada bırakıp gittiler. | Open Subtitles | أخذوا الحنطور، أخذوا الخيول، أخذاو كل شئ يمكنك أن تتخيل، وتركونا هنا فى مدينة لم يراها أحد، |
Ve bu şeytan bir gemi, söylüyorum sana. ve bizi tuzağa doğru çekiyor. | Open Subtitles | انها سفينة الشياطين و هم يقودوننا الى فخ |
Devam et ve bizi eve götür. Bu bir emirdir! | Open Subtitles | إستمروا بالعمل وأعيدونا لبلادنا هذا آمر |
Tamam, arkadaşımın dediğini duymamış ol, ve bizi buradan çıkar. | Open Subtitles | حسنًا، تظاهر بأنك لم تسمع ما قال، وأخرجنا من هنا فحسب |
Arabama ateş açıldı ve bizi izleyen iki adam büyük olasılıkla boğuldu. | Open Subtitles | -ماذا -لقد اصيبت سيارتي بعيارات نارية والرجال اللذين طاردونا ربما ماتوا غرقا |
Tek derdin saklanmak ve bizi yalnız bırakmaktı. | Open Subtitles | كل ما اعرفة انك كنت مختبئ ولن تاتى |
Geleceğimizi düşünüyoruz, ve bizi ona götürebilecek hamleler yapıyoruz, kararlar veriyoruz. | Open Subtitles | نحن نتصور مستقبلنا، ونحن نتخاذ خطوات وقرارات أن يقودنا في هذا الاتجاه. |
Kutsa bizi, Tanrım, ve faydalanmak üzere olduğumuz bu, ...bereketinin eseri nimetlerini, ...ve bizi daima, başkalarının ihtiyaçlarını da düşünür kıl. | Open Subtitles | باركنا أيها الرب, وبارك هداياك لنا التي تهدينا أيّاها من عندك وجعلنا ندرك أكثر من أي وقت حاجة الآخرين |
Müdür Wil'i tanıdı ve bizi donmuş yoğurt makinesinin yanına oturttu. | Open Subtitles | المدير تعرف على "ويل" وجعلنا نجلس بالقرب من ماكينة الزبادي المثلج |
Servetimizi arttırsın ve bizi kutsasın. | Open Subtitles | هاث زيادة ثروتنا... ... وأنعم علينا... |
Annemiz ölmüş numarası yaptı oğullarını arkasında bıraktı yeni bir aile kurdu ve bizi sonsuza kadar unutmak için kendi yoluna baktı! | Open Subtitles | أمنا زيّفت موتها وهجرت ابنيها، وكوّنت أسرة جديدة وانطلقت في سبيلها لنسياننا للأبد. |
Kendinizi ve bizi feda mı ediyorsunuz? | Open Subtitles | أنتِ تُضحين بنفسك وبنا جميعاً |
"ve bizi doğru yoldan ayırma. | Open Subtitles | وقدنا بعيداً عن الإغراءات... |
Git ve kendi sarayına taşın ve bizi bırak! | Open Subtitles | أذهبي وأنتقلي لقصرك ودعينا بسلام! |
ve bizi dünyada küçük noktalar olarak görüyordur. | Open Subtitles | وترانا نقاطاً دقيقة على أرضنا الصغيرة |
Bir anda çıkıverdiler, motorlarımızı etkisiz hale getirip gemimizi yağmaladılar ve bizi ölüme terk ettiler. | Open Subtitles | طاردونا من العدم، عطّلوا مُحرّكاتنا، سرقوا سفينتنا، وتركونا لمنايا الموت. |
Ve bu şeytan bir gemi, söylüyorum sana. ve bizi tuzağa doğru çekiyor. | Open Subtitles | انها سفينة الشياطين و هم يقودوننا الى فخ |
Devam et ve bizi geri götür. Bu bir emirdir. | Open Subtitles | إستمروا بالعمل وأعيدونا لبلادنا هذا آمر |
Şimdi, işini yap ve bizi buradan çıkart! | Open Subtitles | ! لذا حاول أن تتأقلم مع الوضع وأخرجنا من هنا |
Bir gün kaçtık ve bizi köpek yakalamak için kullandıkları büyük bir fileyle yakaladılar. | Open Subtitles | مرة هربنا , ولكنهم طاردونا بالسلال الكبيرة التي يصطادون بها الكلاب |