ve bu demektir ki onlar kendi bilgisayar programlarını yazabilmeliler, ya da kodlayabilmeliler. | TED | وهذا يعني أنهم بحاجة لكي يكونوا قادرين على تصميم برامجهم أو رموزهم الخاصة لحواسيبهم. |
Büyüğü 11 yaşında ve bu demektir ki dört buçuk sene sonra ehliyetini alabilecek. | TED | أبني الأكبر عمره 11 ، وهذا يعني آنه بعد أربع سنوات ونصف، سيصبح بإمكانه الحصول على رخصة قيادة. |
Bu adamlar küçük bir versiyonunu yapmışlar 750 dolara. ve bu demektir ki hobi sahibi insanlar veya sıradan kişiler buna sahip olabilir ve 3 boyutlu yazıcılarıyla oynayabilirler. | TED | وهؤلاء الاطفال المخترعون خرجوا بطابعة تكلفتها 750 دولار تقوم بنفس العمل وهذا يعني .. ان الهواة والاشخاص العاديون يمكنهم ان يستخدموا هذه الطابعات ثلاثية الابعاد ..دون كلفة كبيرة |
ve bu demektir ki, olmayan şeyleri görmüyorsun. | Open Subtitles | وهذا يعني أنك لا تتوهم رؤية الأشياء. |