"ve kocasının" - Traduction Turc en Arabe

    • و زوجها
        
    • وزوجها
        
    • واين زوجها
        
    Eski karınızın ve kocasının düşmanları var mıydı? Open Subtitles هل تعرف ان كان لزوجتك السابقة و زوجها أي أعداء؟
    Kurbanlarımızdan 15 yıl daha yaşlı ve kocasının uzun bir aile içi şiddet geçmişi var. Open Subtitles و التي كانت تكبر ضحايانا بخمسة عشرة سنة و زوجها لديه تاريخ في العنف الأسري
    Marie Markin ve kocasının içinde 50 bin dolar olan bir hesapları var. Open Subtitles ماري ماركين و زوجها كان لهم حساب مشترك به 50 ألف دولار
    Toplumumuzda Arap kadınları için asıl mutluluk kaynağı çocuklarının ve kocasının mutluluğu ve refahı olmalıdır. TED بالنسبة للمرأة العربية، ما يزال مجتمعنا يفترض أن مصدر سعادتها الأساسي يجب أن يكون سعادة وازدهار أبنائها وزوجها.
    Yukarıdaki kadın çok iyi biri. O ve kocasının iki çocuğu var. Open Subtitles المرأة بالاعلى لطيفة وهي وزوجها لديهما طفلين
    Onun ve kocasının günün her anı nerede olduğunu bilmeliyim. Open Subtitles وأود أن أعرف أين هي, واين زوجها, في كل ساعة من كل يوم.
    Sybil'ın ve kocasının Mary'nin düğününe katılmasını istedim, evet. Open Subtitles أردتُ "سيبيل" و زوجها أن يكونوا هنا لحضور حفل زفاف "ماري"، نعم
    Kyoko'nun ve kocasının kanında virüs de var tedavi de var. Open Subtitles كلاهما (كيوكو) و زوجها لديهم الفيروس و العلاج في مجرى دمهم
    Onun ve kocasının problemleri mi olmuştu? Open Subtitles أكان لديها و زوجها مشكلة مّا؟
    Stephanie Powell ve kocasının bir şekilde gelişmiş yetenekleri var. Open Subtitles فـ(ستيفانى باول) و زوجها (تمكنوا بطريقة ما بتطوير (قدرات
    Memurunuz bana Trudy Barnes ve kocasının, Lewis'i öldüren silahın aynısıyla vurulduğunu söyledi. Open Subtitles ظابطك قال لي أن (ترودي بارنز) و زوجها, قُتلا بنفس السلاح الذي قتل (لويس).
    Uzman er Murphy ve kocasının özel hayatına saygı göstermenizi istiyorum. Open Subtitles أحث الجميع على أن يمنحوا المختّصة مورفي)، و زوجها الخصوصيّة)
    Çocukları olduğunu ve kocasının kendisine galeride gösterdiği her şeyin saçmalık ve sapık sanat olduğuna inandığını biliyorum. Open Subtitles أعرف نوع الرجل الذي تزوجت منه, أعلم أن ليس لديها أطفال. وزوجها يعتقد أن جميع ما تعرضه في معرضها هو هراء
    Yanlışlıkla ona kız kardeşimin ve kocasının oğlu olduğunu söyledim. Open Subtitles لذلك أخبرته عن طريق الخطأ بأنّ أختي وزوجها هما والداه الحقيقيّين
    İki çocuğunu kaybetti, zavallıcık, ve kocasının da şu anda aklı pek yerinde değil. Open Subtitles لقد دفنت طفلين لها, ياللمسكينة وزوجها لم يعد ذكيا فى الوقت الحاضر
    Kyoko'nun ve kocasının kanında virüs de var tedavi de var. Open Subtitles كل كيوكو وزوجها يكون الفيروس و علاج في مجرى الدم.
    İyi de şerif ve kocasının ağaca bir yıldız asması kural gibi bir şey. Open Subtitles لكن العرف يقضي بتعليق المأمورة وزوجها النجمة على الشجرة.
    Bu adam ve kocasının da bu işin içinde olduğunu düşünmeyi bıraktın mı? Open Subtitles توقّفت للإعتقاد أبدا... بأنّ هذه الإمرأة وزوجها... في الدّاخل على هذا، أيضا؟
    Onun ve kocasının günün her anı nerede olduğunu bilmeliyim. Open Subtitles وأود أن أعرف أين هي, واين زوجها, في كل ساعة من كل يوم.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus