"ve sürekli" - Traduction Turc en Arabe

    • ودائماً
        
    • طوال
        
    • باستمرار
        
    • والبقية تأتي
        
    • وتكرر
        
    • و في يوم ما
        
    • المستمرة
        
    - Voskovec de niyetini açıkça belirtti ama, ringa balığı işinde ve sürekli ringa balığı kokuyor. Open Subtitles لكنه يتاجر في السمك المملح، ودائماً تفوح منه رائحته. حتى أنه قد اشترى لي كولونيا بعطر
    Bunun olmasından nefret ediyorum. - ve sürekli olarak arkadaşlarını oynatmak isterler. Open Subtitles ــ كم أكره ذلك ــ ودائماً ما يعطون أدواراً لأصدقائهم
    Ayrıca, ben ezik ve hazırlıksız olan ve... sürekli çocuklarına bağıran annelerden biri olmayı... istemiyorum, ki benim annem böyle birisiydi. Open Subtitles بالاصافة الى اني لا اريد ان اصبح مثل بعض الامهات اللاتي يكن مغمورات وغير مستعدات ودائماً يصرخن بـ اطفالهن ..
    En azından benim maymunum alaycı değildi ve sürekli saçma şakalar yapmıyordu. Open Subtitles حسناً, على الأقل لم يكن قردي ساخراً و يلقي بالنكات طوال الوقت
    Perişan bir hayatları ve sürekli bunalımda bir anneleri olsun istemiyorum. Open Subtitles لا أريد أن تكون حياتي بئيسة وأكون أُما مكتئبة طوال الوقت
    Onda bir gariplik var ve sürekli Kaptanı görmemi engelliyor. Open Subtitles تتصرّف بشكل غريب كما تمنعني باستمرار من التحدّث إلى الكابتن
    Elimizde seksen şüpheli var, ve sürekli artıyor. Open Subtitles لدينا 80 من المشتبه بهم والبقية تأتي
    ve sürekli söylediklerimi tekrar ediyor. Bundan nefret ediyorum! Open Subtitles وتكرر ما أقوله طوال الوقت اكره هذا
    ve sürekli ağladım. Open Subtitles و في يوم ما فعلتها
    Baş dönmesi ve sürekli açlık, açığa vurulmak için. Open Subtitles الرغبة المشتعلة المستمرة في نزع هذا القناع، مرة واحدة وللأبد
    Annem sinirliydi, babam sinirliydi ve sürekli önlerine çıkıyordum. Open Subtitles كانت غاضبة ، وابي كان غاضباً ودائماً أعلق بينهما
    O öldükten sonra bir yıl boyunca odasına giremedim çünkü çok zor geliyordu ve sürekli beni ağlatıyordu. Open Subtitles بعد أن توفي لم أدخل غرفتهُ لسنوات لأنَّ الأمرَ كان صعباً جداً ودائماً يجعلني أبكي
    Kısık sesler ve sürekli peynir ile mutlu sonları barındıran bir hikaye. Open Subtitles اصواتٌ صغيرة ، ودائماً ماتكون حولالجبنوالنهاياتالسعيدة.
    Benim işe motor üstünde gidip gelen seksi kötü adam olduğumu ve sürekli adalet adına yasaları çiğnediğimi biliyorsun değil mi? Open Subtitles أتعرفين كيف أنني الفتى الشقي المثير الذي يركب الدراجات للعمل ودائماً أخالف القوانين
    Hiç eldiven takmıyorsun ve sürekli şemsiyeni kaybediyorsun. Open Subtitles أنت لا ترتدين القفازات ودائماً تنسين المظلات
    ve sürekli arayıp sahte siparişler veriyor. Open Subtitles ودائماً ما يتصل بي لطلبِ طلباتٍ وهمية
    Herkese karşı öyle ve sürekli, her an her saniye! Open Subtitles هذه طبيعته مع أي أحد بشأن كل شي طوال الوقت
    Mutlu mü, üzgün mü olduğunu anlayamıyorum ve sürekli fikrim değişiyor. TED لا أستطيع الجزم ما إذا كانت سعيدة أم حزينة وأغير رأيي طوال الوقت
    ve sürekli kendinizi açıklamak zorunda olmak kolay değil. TED وأن تضطر أن تدافع عن نفسك طوال الوقت، ليس سهلاً.
    Yıllardan beri anlatmaya çalıştığım hikayelerim var, yeniden yeniden yazdığım ve ve sürekli doğru kelimeleri aradığım. TED لدي قصص حاولت لأعوام أن أقصّها، أعيد صياغتها مرارًا وتكرارًا، وأبحث باستمرار عن الكلمات المناسبة.
    onun yuvarlak olduğunu fark ediyordu. ve sürekli yuvarlak bir gölgeye sahip olan şekil bir küredir, işte ispatı bu. Dünya yuvarlaktır. TED يكون دائرياً، و الشكل الوحيد الذي قد يخلق ظلاً دائرياً باستمرار هي الكرة، وبالتالي فالأرض كروية
    Elimizde seksen şüpheli var, ve sürekli artıyor. Open Subtitles لدينا 80 من المشتبه بهم والبقية تأتي
    ve sürekli "teşekkürler", "lütfen" diyordu. Open Subtitles وتكرر"لو سمحت" و"شكرا لك"
    Ben de bir gün denedim. ve sürekli ağladım. Open Subtitles و في يوم ما فعلتها
    Çocuklar uyuşturucuya bulaşmıştı, içki içer ve sürekli kavga ederlerdi. Open Subtitles مدمنين على المخدرات، شاربي خمر وكثير من العراكات المستمرة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus