"ve susan'" - Traduction Turc en Arabe

    • وسوزان
        
    Sen ve Susan ile aranızda olanları düşünmek zaten yetiyor. Open Subtitles لدي العديد من المشاكل تخيلكما انت وسوزان معا
    Carol ve Susan'la konuşursam onları Ben'le Londra'ya taşınmaya ikna edebilirim. Open Subtitles اراهن اني لو تحدثت لكارول وسوزان يمكنني اقناعهما ان ينتقلا للندن مع بين
    3 yaşından itibaren Tom ve Susan Moore tarafından büyütüldü. Open Subtitles نشأ من عمر 3 من قبل توم وسوزان مور من السيدة وستر
    Bu sabah, paparazziler Brad ve Susan hakkında ki atlatma haber için burada toplandılar. Open Subtitles هذا الصباحِ، تَجمّعَ المصوّرين الصحفيّين إلى إحصلْ على المجرفةِ على براد وسوزان.
    Kız ve erkek kardeş oldukları halde, David Cassidy ve Susan Dey arasında birşeyler olduğunu hissetmedin mi? Open Subtitles ألم تكتشف شيئا بين دافيد كاسيدي وسوزان دي حتى وإن كانت علاقة أخوة؟
    Sana, annemin, babamın, benim ve Susan'ın... birkaç gün içinde Karachi'ye gideceğimizi söylemek için geldim. Open Subtitles ..لقد عدت فقط لأخبرك أن أبي وأمي وأنا وسوزان سوف نذهب إلى كراتشي لبضعة أيام
    Sen ve Susan, Huey Lewis ile ne zaman tanıştınız ? Open Subtitles متى قابلت انت وسوزان هيوي ليويس؟
    Eğer doktorlar biliyorsa, Carol ve Susan biliyorsa - - Open Subtitles إذا كان الطبيب يعرف وكارول وسوزان
    O ve Susan beraber şiir okumaya gidiyorlarmış. Open Subtitles هى وسوزان يذهبان لقراءة شعرِ سوية.
    Ben'i çok seviyorum ama onu Carol ve Susan'ın evine her bıraktığımda kalbim kırılıyor. Open Subtitles أَحبُّ بن. لكن كُلَّ مَرَّةٍ أنا أُنزلُه في كارول وسوزان. .
    O özel laboratuara sizdeki ve Susan'daki HIV'e DNA testi yaptırdık. Open Subtitles كَانَ عِنْدَنا ذلك المختبرِ يَعمَلُ الذي يُدْعَى a phylogenetic تحليل HIVكَ DNA وسوزان.
    Ve şimdi de müzik performanslarını sunmaları için sahneye Julie ve Susan Mayer'i davet ediyoruz. Open Subtitles رجاءً رحبوا التصميم الموسيقي لـ "جولي" "وسوزان ماير "
    Peter, Lucy ve Susan buna inanmayacaklar. Open Subtitles بيتر ولوسي وسوزان لن يصدقوا هذا
    Bilmiyorum. Sen ve Susan Davis mi? Open Subtitles لا اعرف، انت وسوزان دايفس؟
    Eee, Carrie; sen ve Susan kuzensiniz. Open Subtitles إذا كآري, انتي وسوزان اقارب
    Steven ve Susan Kendall. Open Subtitles هناك ستيفن وسوزان كيندل.
    Emily bunlar Carol ve Susan. Open Subtitles هاتان كارول وسوزان.
    - ve Susan, Paul sayesinde böbreği aldı. Open Subtitles - وسوزان حصلت على عملية الزرع بفضل بول
    Joel ve Susan Hiller. Open Subtitles جويل وسوزان هيلر
    ve Susan'la. Open Subtitles وسوزان.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus