İçeri kimseyi alma ve tuhaf bir şey olursa bana seslen. | Open Subtitles | لا تدعا أحداً يدخل و اصرخا لي إذا رأيتما أي شيء غريب |
Sana dikkat etmemi söylemiştin ve tuhaf bir şey yaparsan insanları tehlikeye sokacak herhangi bir şeyi seni durdurmam için gerekli olan şeyi yapmalıydım. | Open Subtitles | انت اخبرتني بأن اراقبك واذا قمت بأي شيء غريب اي شيء يعرّض حياة الناس للخطر |
ve tuhaf bir şey var galiba diye düşündüm-- ya ben öldüm veya bir şey oldu. | TED | وإعتقدت أن هنالك شيء غريب يحدث هناك أو أنني قد " مت " أو شيئاً ما قد حدث |
ve tuhaf bir şey olmaya başladı. | TED | وقد أخذ شيء غريب بالحدوث. |
Çok eğlenceli ve tuhaf bir şey. | Open Subtitles | شيء غريب ومضحك |