Doğruyu ve yanlışı ayırt etmek için telif hakları uzmanı olmak gerekmez. | Open Subtitles | لاتحتاج أن تكون خبيراً في الممتلكات الفكرية لتعرف وتميز بين الصواب والخطأ |
Doğruyu ve yanlışı ayırt edebilir ve çevresinde sahip olduğu yeri anlayabilirdi. | Open Subtitles | كان لديه حس أقوى بالصواب والخطأ وفهم متنامِ لمكانه في العالم |
Ben kimim ki doğru ve yanlışı söyleyeyim. | Open Subtitles | .. أما بالنسبة إلى الصواب والخطأ من أنا حتى أعلق |
Bence kalp doğru ve yanlışı ayırt edemiyor. | Open Subtitles | اعتقد ان القلب لا يميز بين الخطأ والصواب |
Babası yokken, ona doğruyu ve yanlışı öğretecek birine ihtiyacı var. | Open Subtitles | من دون والده،سيحتاج إلى شخص ليعلمه الفرق بين الخطأ والصواب. |
Gerçek bilgelik doğruyu ve yanlışı, ayırdedebilme yeteneğidir. | Open Subtitles | إن الحكمة الحقيقية تكمن فى قدرتك على التفرقة بين الصواب و الخطأ |
Doğru ve yanlışı bilmeyen bir çocuk gibidir... ve maalesef kadınlara karşı zaafı vardır. | Open Subtitles | إنه كالطفل تماماً , لايعرف الفرق بين الصواب و الخطأ , و المُحزن أن نقطة ضعفه هي : النساء |
Bu kadar. Müvekkiliniz doğruyu ve yanlışı ayırt edecek kadar olgun birisi. | Open Subtitles | إن موكلتكم ناضجة بما يكفي للتمييز بين الصح والخطأ |
Diğer bir değişle doğru ve yanlışı. | Open Subtitles | بكلمات أخرى، بين الصواب والخطأ. |
Doğruyu ve yanlışı ayırt edemiyorum. | Open Subtitles | لقد فقدت الإحساس من الصواب والخطأ. |
Doğruyu ve yanlışı ayırt edemiyorum. | Open Subtitles | لقد فقدت الإحساس من الصواب والخطأ. |
Çünkü doğru ve yanlışı belirleyen insan da ondan. | Open Subtitles | لأنالناسهم من وضعواالصح والخطأ . |
Doğru ve yanlışı gösteremedim. | Open Subtitles | لأبين له الصواب والخطأ |
Sanırım doğru ve yanlışı şirket için en iyi olanla karıştırıyorsun. | Open Subtitles | أظن أنك تسمح لمسألة التفريق بين الخطأ والصواب بالتأثير على مصلحة الشركة. |
Tanrı her zaman bana doğruyu ve yanlışı göstermiştir. | Open Subtitles | الرب دائما ما أخبرني الفرق بين الصحيح و الخطأ |
Doğru ve yanlışı ayıramayan biri gibi görüyorsun! | Open Subtitles | كأني لا أعرف الفرق بين الصواب و الخطأ! |