"veriyorsun" - Traduction Turc en Arabe

    • تعطيني
        
    • تعطي
        
    • تعطيه
        
    • أعطيتني
        
    • تعطيهم
        
    • تمنح
        
    • تعطين
        
    • تقيم
        
    • أعطيته
        
    • تُعطي
        
    • تمنحين
        
    • تعطينى
        
    • تعطيها
        
    • تعطينا
        
    • تعطينني
        
    Önce bana bu güzel yüzüğü veriyorsun, ama sonra ben onu ortalıkta takamıyorum. Open Subtitles في البداية تعطيني هذا الخاتم الجميل، و الآن لا يمكنني ارتداؤه علي الملأ
    Şimdi bana para veriyorsun ve buna mecbur olmadığımı mı söylüyorsun? Open Subtitles و الآن تعطيني أموالاً و تقول أنه لا يجب عليَّ ذلك؟
    Evet; en yakın arkadaşına arabanın anahtarlarını veriyorsun yaşlı kadını hastaneye götürmesi için. Open Subtitles أجل تعطي مفاتيح سيارتك لصديقك المفضل و تدعه يأخذ السيدة العجوز إلى المستشفى
    Dostum, ölü kız arkadaşıma neden pahalı bir mücevher veriyorsun? Open Subtitles يارجل ؟ لماذا تعطي قلادة ماسية إلى صديقتي الميتة ؟
    Seçenek veriyorsun, emir değil. Kararı o veriyor. Open Subtitles تعطيه خيارات , وليس أوامر , تدعه يتخذ القرار
    Hapise gidiyorum, ve sen bana ödev mi veriyorsun ? Open Subtitles أنــا ذاهبة إلى السجن ، وأنتِ تعطيني واجب منـــزلي ؟
    Yüce Rab'bim, çocuğum olmayacağını bilerek neden bana veriyorsun? Open Subtitles ايها السيد الرب ماذا تعطيني و انا ماض عقيما
    Bu yüzden, ona vermek yerine, doğrudan bana veriyorsun. Open Subtitles إذاً بدلاً من إعطائها إياها، تعطيني إياها
    Her yıl aynı gece bana bir bebek veriyorsun. Open Subtitles انت دائما تعطيني عروسة في نفس الليلة من كل سنة
    Her gün bu serseriye kaldırımı süpürmek için bir dolar veriyorsun. Open Subtitles كل يوم تعطي ذلك الحقير دولاراً ليكنس الرصيف؟
    Neden bu işe yaramaza daha çok para veriyorsun? Open Subtitles لماذا يجب أن تعطي هذا التافه الكثير من المال؟
    Ne zamandan beri kadınlara iş adresini veriyorsun? Open Subtitles منذ متى تعطي عنوان عملك الى النسـاء التي تخرج معهم
    Bana çok bahşiş veriyorsun Open Subtitles أنت تعطيني بقشيشاً أكثر مما تعطي الفتيات الأخريات.
    Parayı alıp malı mı veriyorsun? Bu da ne böyle? Open Subtitles تأخذ المال من الزبون ثم تعطيه المخدّرات، ما خطبك
    Onu kontrol edemezsin, bu yüzden onu bana veriyorsun ki onu doğru tutayım. Open Subtitles أنتٍ لا تستطيعين التعامل معه لذا أعطيتني إياه لإبقيه مستقيماً
    Kapağını açıyorsun... ve onlara bir miktar, içinde alkol bulunmayan çocuk sidiği örneği veriyorsun... ve onlar da sana anahtarlarını geri veriyorlar. Open Subtitles .تقومبفتحالصمّام. و تعطيهم جرعة من بول الطفل الغير ملوَّث و هم يجب عليهم إرجاع مفاتيحك لك
    Daha iyi şartlarda yaşasın diye birine şans veriyorsun yeni bir teşebbüse dahil olsun diyorsun ve o ne yapıyor? Open Subtitles تمنح أحدهم فرصة بداية، فرصة لتحسين أنفسهم مجالا للدخول في مغامرة جديدة شُجاعة وما الذي يفعلونه؟
    Komşularına havadan sudan konuşma fırsatı veriyorsun. Open Subtitles أنت تعطين جيرنك شيئاً ليتحدثوا حوله فضلاً عن الطقس
    İki saatliğine Avrupa'ya uçuyoruz ve ...sen parti mi veriyorsun? Open Subtitles أنا وأبوك طرنا الى أوروبا لمدة ساعتين وأنت تقيم حفلة ؟
    Ona yeterince zaman ve harika bir yatak odası veriyorsun. Open Subtitles أنت أعطيته المساحة والوقت وتصنعي له غرفة نوم جديدة
    Sonra da, zenginden çaldıklarının TAMAMINI fakire veriyorsun. Open Subtitles وعندما تسرق الأغنياء, تُعطي كل ماتسرقه إلى الفقراء.
    Misyonerlere neden para veriyorsun? Open Subtitles لماذا تمنحين المال في الكنيسة لأعمال التبشير؟
    Bana 10,000 tane şekerli sakız veriyorsun bir de telefon mu bekliyorsun? Open Subtitles لا يمكنك أن تعطينى 10,000 قطعة لبان , وتتوقع منى الاتصال بك
    Eğer sen, bu arabayı çok fazla beğendiysen, sen, babacığa onu niye veriyorsun? Open Subtitles إذا كنتى تحبّين هذه السيارة كثيرا, لماذا تعطيها لأبى
    Ve bize idrarını, tükürüğünü ve dışkını test için veriyorsun. Open Subtitles و تعطينا بولك و برازك و لعابك من أجل تحليلها
    Yeteri kadar problemim yok sanki Catherine bana Dük'ün çalınan altınlarını veriyorsun. Open Subtitles , وكأنه ليس لدي مشاكل كافيه , كاثرين تعطينني ذهب الدوق المسروق

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus