Yarın akşam Yüksek Mahkeme Yargıcı Verna Thornton'la özel bir söyleşi yapacağımızı bir kez daha hatırlattıktan sonra kameralarımızı National Cathedral'a çeviriyoruz. | Open Subtitles | من ناحية أخرى، نود تذكيركم، بمقابلة حصرية، تعرض مساء غد، ضيفتها رئيسة المحكمة العليا، فيرنا ثورنتون. |
Verna Thornton'ı ziyaret etmenizin vakti gelmiş olabilir. Yere düşmeyi bırak, eğreti duran bir şey bile yok. | Open Subtitles | ربما الآن هو الوقت لتزوري فيرنا ثورنتون. لا شيء مكسور أو مخلوع. |
Hiç sormadığın için mi bilmiyorsun yoksa hâlâ beni Verna Thornton'ın jetiyle buraya getirdiğini bir otel odasına bıraktığını ve bana yepyeni bir kimlik verdiğini inkar ettiğin için mi bilmiyorsun? | Open Subtitles | أم لا تعرف لأنك لا زلت تدعي أنه لم يكن أنت من سافر بي عبر البلاد على متن طائرة فيرنا ثورنتون |
Sayın Başkan, yüksek mahkeme yargıcı Verna Thornton sizinle görüşmek istiyor. | Open Subtitles | إلى اللقاء. سيدتي الرئيسة، رئيسة المحكمة العليا فيرنا ثورنتون هنا، وتود رؤيتك. |
Yargıç Verna Thornton yetenekli bir hukukçu ve kendini işine adamış bir kamu görevlisi olmanın yanı sıra iyi ve sadık bir dosttu. | Open Subtitles | كانت فيرنا ثورنتون أكثر من قاضية محترفة، منهل قانوني عظيم، |
Hiç kimse hukuka ve adalete onun kadar bağlı değildi ama Verna Thornton'ı başkalarından ayıran asıl şey tarafsızlığı her şeyin üstünde tutmasıydı. | Open Subtitles | لم يكن أحد أكثر إيماناً منها بالقانون والاستقامة. لكن ما ميز فيرنا ثورنتون أنها كانت شغوفة بالعدالة |
Uçak, Verna Thornton'ın adına kayıtlıydı. | Open Subtitles | وهذه الطائرة مسجلة باسم فيرنا ثورنتون. |
Verna Thornton'ı ben öldürdüm. | Open Subtitles | لقد قتلت فيرنا ثورنتون. |