Bayan garsonlar sapıklardan kaçmaya çalışırken içeceğini vişneli değil de çilekli istediğini unutuyorlar. | Open Subtitles | ونادلات السيارات مشغولات جدًا بتفادي التلمّس ليتذكّرن أنّك أردت فوسفات الفراولة وليس الكرز. |
Bu arada sadece vişneli kola ve sigara için yapmıyorum. | Open Subtitles | و لم يكن سبب هذا كولا الكرز و الدخان فحسب |
vişneli soda mı zencefilli gazoz mu alsam karar vermeye çalışıyordum, en iyisi | Open Subtitles | أحاول الاختيار بين صودا الكرز والبيرة, تعرفين ماذا؟ |
Abartıyormuşum gibi gelebilir, ama gerçekten dünyadaki en iyi vişneli turtadır. | Open Subtitles | قد يبدو اني اتفاخر، لكنها حقا أفضل فطيرة كرز في العالم |
Üç cheeseburger, üç patates ve üç vişneli turta. Siz ne istiyorsunuz? | Open Subtitles | 3 شيزبرغر، 3 علب بطاطا مقلية و3 فطائر بالكرز |
"Kahve"ye ve "Küçük"e bastım. Sonra da "vişneli Tart"a. | Open Subtitles | أنقر علي زر القهوة , وبعدها أنقر علي زر صغير الحجم وبعدها فطيرة الكرز |
Ama, ziyarete gittiğimde, bana hala vişneli pay hazırlar. | Open Subtitles | ولكن، عندما أذهب لزيارة هي ما زالت تخبزلي فطيرة الكرز |
Annenin vişneli turtasına dalmak için sabırsızlanıyorum. | Open Subtitles | في الموعد تماماً انا متشوّق لالتهام فطيرة الكرز الخاصة بوالدتك |
Şu çok sevdiğin vişneli kekten fazladan bir dilim var. | Open Subtitles | هناك شريحة إضافية من كعكة الكرز التي تحب كثيرا |
Dosyalar hazırlayıp vişneli turtalar taşımaktan bıktım. | Open Subtitles | لقد تعبت من اعداد الملفات و حمل فطائر الكرز |
Eğer çok iyi bildiğim birşey varsa, bu da vişneli paydır. | Open Subtitles | حسنٌ، إنكانهناكشيءواحدأعرفه، فهو فطائر الكرز |
Hayır, vişneli turtamdan yeseydi bu kadar mutsuz gözükmezdi. Doktor Soto'yu aradınız. | Open Subtitles | كلّا، لو كان جرّب أحد شطائر الكرز خاصّتي، فما كان ليبدو عبوساً على هذا النحوِ. |
Söylediğin şeyi düşünüyordum. vişneli turta meselesi. | Open Subtitles | كنتُ أفكّر فيما قلت، شطيرة الكرز وما إلى ذلك. |
O, hayatı göllerde yüzmeyi, mini golfü vişneli turtayı severdi. | Open Subtitles | لقد أحبّ الحياة، أحبّ السباحة في البُحيرات ولعب الجولف وشطيرة الكرز. |
Meksika lokantasından... alınmış takocuklar, vişneli turta ve bir... ve bir de fön... makinesiyle size ziyafet vermek istiyor... | Open Subtitles | مع تاكويتوس من مطاعم جيمي رار المكسيكية في موبل سترودل الكرز و000 |
Dolapta o kadar fazla küf var ki o vişneli turtaların test yaptırması gerekecek. | Open Subtitles | هناك الكثير من العفن ينمو هناك فطيرة الكرز تلك ستحتاج إلى لطاخة لعنق الرحم. |
Sakladığım vişneli turtayı getiririm sana ve sen de bana, insanların kıyafetlerinin altında sakladıkları şeylerden bahsedersin. | Open Subtitles | أجلب فطيرة الكرز تلك التي حفظتها و تحدّثني عن كل ما يخفيه الناس وراء لباسهم. |
- Ernst, bir bira ve vişneli brendi! - Bira ve brendi geliyor. | Open Subtitles | إيرنست بيرة و ماء كرز بيرة و ماء كرز حالاً |
Sana güzel bir dilim vişneli turta bir top vanilyalı dondurma ve bolca kremşanti ikram ederim. | Open Subtitles | وسأقدم لك شطيرة كرز مع مغرفة من مثلجات الونيلية والكثير من القشدة |
Üç çizburger, üç kızarmış patates ve üç vişneli tatlı. | Open Subtitles | 3 شيزبرغر، 3 علب بطاطا مقلية و3 فطائر بالكرز |
- Teşekkür ederim. Benim canım şu an çok vişneli turta çekti. | Open Subtitles | شكراً لكي انا اريد قطعة من فطيرة الكريز الان |
6 tane çikolatalı, 2 vanilyalı ve 3 vişneli ver. | Open Subtitles | سوف اخذ ستة شكولاتة وثلاثة فانليا وثلاثة كريز |