"vurmayacağım" - Traduction Turc en Arabe

    • أضربك
        
    • أطلق النار
        
    • أضرب
        
    • اضربك
        
    • أَضْربَك
        
    • لن أضربها
        
    • لن ألكمك
        
    • أقوم بضربك
        
    Bir kadın için sana vurmayacağım. Open Subtitles أنا لن أضربك من أجل فتاة أبداً.
    Hayır sana vurmayacağım. - Hayır söylemeyeceğim. Open Subtitles لا لن أضربك ــ وأنا لن أقول لك جيتا
    Sana ve buradaki herkese söz veriyorum Rusty sana bir daha asla öyle vurmayacağım. Open Subtitles وأريد أن أعِدك يا "رستى"، وأعِد كل الموجودين هنا أننى لن أضربك هكذا مرة أخرى - أتعنى هكذا؟
    Seni vurmayacağım, öldüresiye dövdüreceğim. Open Subtitles لن أطلق النار. سيضربك هؤلاء الشبان فقط حتى الموت.
    Bana istediğini söyleyebilirsin, ama senin için daha fazla adam vurmayacağım. Open Subtitles أدعوني مهما تريد، لكن أَنا لا أضرب رجال اكثر لك
    Sırtından vurmayacağım. Dön önüne. Open Subtitles لا اريد ان اضربك من الخلف استدر
    Elimi vurmayacağım. Sen Allah'tan bulacaksın. Open Subtitles ، لن أضربك الله سوف يعاقبكِ
    "Sevgili Dana... "Sana söz veriyorum ki, bir daha beni okul otobüsünde rahatsız etmedikçe sana vurmayacağım. Open Subtitles عزيزي (داينا) أعدك بأنني لن أضربك ثانية ما دمت لا تقوم بمضايقتي في المدرسة
    Sana vurmayacağım. Open Subtitles لن أضربك أو شئ من هذا القبيل
    Dr. Park, siz iyi bir adamsınız ve ben gitmeden önce bu odadan çıkmazsanız size vurmayacağım. Open Subtitles دكتور (بارك)، أنت رجلٌ لطيف و أنا لن أضربك إلا إذا خرجت من هذه الغرفة قبل أن أرحل
    Maymun gibi çatılara tırmanırdım bana aşağı in, Monito derdi! Sana vurmayacağım. Bundan dolayı herkes bana Monito diye seslendi. Open Subtitles إنزل إلى هنا "مونيتو=قرد" لن أضربك ، بعدها كل شخص بدأ يناديني بـ(مونيتو)
    Sana vurmayacağım, Ferdinand. Artık buna ihtiyacım yok. Open Subtitles لن أضربك (فرديناند) لا حاجة لأفعل ذلك بعد الآن
    Hayır, sana vurmayacağım... Open Subtitles لا، أنا لن أضربك...
    Ama seni bir daha asla vurmayacağım konusunda neredeyse eminim. Open Subtitles لكني متأكد تقريبا أني أبدا أبدا لن أطلق النار عليك مجددا
    Bitti artık. Koşmayı keser misin? Seni vurmayacağım. Open Subtitles إذا توقفت عن الجري لن أطلق النار عليك, أقسم
    Seni vurmayacağım. Sen, benim korumamsın. Sana ihtiyacım var. Open Subtitles لن أطلق النار عليكِ، أنتِ حارستي الشخصية، أنا بحاجة لكِ.
    Artık sürülerini gütmeyeceğim ya da senin için başka Hannassey vurmayacağım. Open Subtitles لا أفرغ ماشية اكثر لك أَو أضرب الهانسيس أكثر لَك
    Bu benim hakkım olsa da size bağırmayacağım ve yüzünüze plastik bir copla vurmayacağım. Open Subtitles لن أصرخ أو أبكي أو أضرب وجوهكم بالمطرقة والذي يعرف الرب بأنه من حقي
    - Sana vurmayacağım, şapşal. Open Subtitles لا, انا لن انا لن اضربك ايها الاحمق
    -Sana vurmayacağım. Open Subtitles - لن اضربك يامونتي اتعلم ماذا؟
    Yalnız bir kez bak. Bir daha vurmayacağım, Open Subtitles انظري مرّة واحدة فقط لَنْ أَضْربَك ثانيةً
    - Hayır, geyiğe vurmayacağım. Sadece başına bununla biraz masaj yapacağım. Tamam, gelin. Open Subtitles لن أضربها حبيبتي أنا فقط سأعطيها بعض المساج على رأسها
    Sana vurmayacağım. Open Subtitles لن ألكمك
    Sana vurmayacağım, Maybourne. seni vuracağım. Open Subtitles لن أقوم بضربك , مايبورن سأقوم بإطلاق النار عليك

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus